Türkiye’de kâr hissesi vaadiyle yüksek ölçüde para toplayıp akabinde firar eden ve Brezilya’da teslim olup İstanbul’a getirilen Mehmet Aydın’ın Emniyet’teki sorgusuna başlandı. ‘Tosuncuk’ lakaplı Aydın’a, yanında getirdiği 300 sayfa evrakın incelenmesi ve müfettiş raporları ile karşılaştırılmasının akabinde 60 sayfadan oluşan sorular yöneltilmeye başlandı. Aydın’ın üç avukatı eşliğinde tabirini verdiği belirtildi.

‘BİRİLERİ YARDIM EDENLERDEN HABERDAR OLMAMIZI İSTEMİYOR’

Soruşturmaya zımnilik kararı konulması ise tartışma yarattı. Çorlu faciasından, Rabia Naz’a kadar birçok davada atılan misal adım, can kayıpları nedeniyle kamuoyunun bir kısmında makul bulundu. Fakat bir ‘vur kaç’ belgesinin perde gerisine çekilmesi sorgulamalara yol açtı. CHP’li Veli Ağbaba “Dolandırırken aleni yargılarken zımnî. Nedeni kolay, birileri Tosuncuk’a yardım eden bürokratlardan haberdar olmamızı istemiyor” dedi.

Dolandırıcılığa jet kapalılık getirilirken iki çocuğun mahremiyetinin ortalığa saçıldığı taciz davasını bakanlık da HSK da izledi. Kamuoyunda yanlış algı oluştuktan ve anne-baba toplumsal lincin eşiğine geldikten sonra Aile Bakanı ‘Çizimler bu belgenin değil’ dedi. ‘Bir haftadır neredeydiniz’ reaksiyonları yükseldi.

Antalya’daki cinsel istismar savında çocuklara ilişkin olduğu öne sürülen çizimlerin kamuoyuna yansıması Türkiye’yi ayağa kaldırdı. Anne ile üvey babanın tutuksuz yargılanması üzerinden toplumsal medyada reaksiyonlar yükseldi. Aile Bakanlığı ve Elmalı Başsavcılığı’nın ‘tutukluluk talebinde bulunduk’ açıklaması da annenin argümanlarının gözardı edilmesinde rol oynadı. Hassas mevzuda Adalet Bakanlığı ve HSK da devreye girmedi.

Sürecin kamuoyunda lisana getirilenden farklı olabileceğine ait başlıklar ise haberlere, köşe yazılarına yansıdı. 6 ve 9 yaşında iki pak çocuğun ömründe kalıcı iz bırakabilecek bir hususta bu kadar çok sav, suçlama ortadayken bir hafta sonra suskunluğunu bozan Aile Bakanı Derya Yanık “Davayla ilgili olduğu söylenen yazışmalar, çizimler bu belgeye ilişkin değil” dedi. Bu tabirler ‘Neden bu kadar geç açıklama yapıldı’ dedirtti.

TOSUNCUK EVRAKINA JET SÜRATİYLE KAPALILIK

Kurduğu ‘Çiftlik Bank’ üzerinden 1 milyar lira dolandıran Mehmet Aydın’ın sorgu süreçleri devam ederken, evraka zımnilik kararı konuldu. 132 bin kişinin mağdur edildiği olayda ‘gizlilik kararı’ kamuoyunda rahatsılık yarattı. Muhalefet ise sert reaksiyon gösterdi. CHP Genel Lider Yardımcısı Ağbaba “Dolandırırken aleni, yargılarken gizli! Nedeni kolay: Birileri Tosuncuk’a yardım eden, yurt dışına çıkışını kolaylaştıran yahut varsa para yedirdiği bürokratlardan haberdar olmamızı istemiyor” dedi.urduğu ‘Çiftlik Bank’ üzerinden kar vaadiyle binlerce kişiyi dolandoıran ve topladığı paralarla yurtdışına kaçan Mehmet Aydın Brezilya’daki Sao Paolo Başkonsolosluğu’nda yetkililere teslim olmuş ve 3 Temmuz’da Türkiye’ye getirilmişti. Emniyette sorgusu yapılmadan üç gün bekletilen Aydın evvelki gün akşam saat 21.45’te uzman takımlarca sorguya alındı. Aydın’ın yanında getirdiği yaklaşık 300 sayfa evrakın incelenmesi ve müfettiş raporları ile karşılaştırılması sonrası, 60 sayfadan oluşan soru hazırlandığı öğrenildi. Mehmet Aydın 3 avukat eşliğinde alınan tabir süreci sürüyor.

102 MAĞDUR ŞİKAYETİYLE YENİ EVRAK:

Mehmet Aydın hakkında, 102 mağdurun şikayetçi olması üzerine yeni bir soruşturma evrakı açıldığı öğrenildi. Farklı vilayetlerden de müştekilerin yaptığı şikayetlerin yetkisizlik kararıyla Anadolu Başsavcılığında tek belge üzerinden birleştirilerek yürütüldüğü, bu soruşturma evrakında mağdurların uğradığı zararın tespiti emeliyle eksper incelemesi yaptırıldığı belirtildi. Aydın hakkında başlatılan soruşturma, ‘suç işlemek gayesiyle örgüt kurma’, ‘suç örgütüne üye olma’, ‘bilişim sistemlerini araç olarak kullanmak suretiyle dolandırıcılık’ ve ‘suçtan kaynaklanan mal varlığı bedellerini aklama’ kabahatlerinden yürütülüyor. Aydın hakkında 75 bin 260 yıla kadar mahpus cezası isteniyor.

SORGU SÜRERKEN KAPALILIK KARARI

Fakat Aydın’ın İstanbul Emniyet Müdürlüğündeki sorgusu sürerken, yürütülen soruşturma kapsamında evraka zımnilik kararı alındı. 25 kişinin öldüğü Çorlu Tren Kazası’ndan Giresun Eynesil’de 11 yaşındaki Rabia Naz Vatan’a, 301 madencinin öldüğü Soma Maden Faciasına, 7 kişinin öldüğü Hendek’teki havai fişek patlamasına, HDP Diyarbakır mitingine IŞİD’in canlı bombalı saldırısına ve 5 Haziran’da Esenyurt Polis Karakolu’nda Birol Yıldırım’ın kuşkulu vefatına kadar pek çok davada verilen ve kamuoyunda önemli rahatsızlıklara neden olan kapalılık kararları bu davada da reaksiyona neden oldu. Karara muhalefet kanadından başta olmak üzere pek çok kısımdan reaksiyon geldi. Toplumsal medya kullanıcıları “Bu kadar mağdur varken kapalılık kararıyla neyin üstü örtülmek isteniyor” sorusunu yöneltti. Muhalefet ise Aydın’ın para yedirdiği Ak Partili bürokratların ortaya çıkmaması için kapalılık kararının alındığını söz etti.

DOLANDIRIKEN ALENİ YARGILARKEN ZIMNÎ

CHP Genel Lider Yardımcısı Veli Ağbaba, Aydın’ın belgesine saklılık kararı getirilmesine ait dikkat çeken bir argümanda bulundu. Karar sert reaksiyon gösteren Ağbaba Twitter hesabından yaptığı paylaşımda şu sözleri kullandı: “Çiftlik Bank davasına saklılık kararı getirildi. Dolandırırken aleni, yargılarken gizli! Nedeni kolay: Birileri Tosuncuk’a yardım eden, yurt dışına çıkışını kolaylaştıran yahut varsa para yedirdiği AKP’li bürokratlardan haberdar olmamızı istemiyor. Davanın takipçisi olacağız!”

BAKAN’DAN İFŞAYA GEÇ GELEN DÜZETLME

Dolandırıcı Mehmet Aydın’a daha sorguda jet süratiyle kapalılık getirilirken iki çocuğun mahremiyetinin ortalığa saçıldığı Elmalı’daki taciz davasında bakanlık da HSK da izledi. Kamuoyunda büyük infial uyandıran ve yanlış algılara karşın Aile ve Toplumsal Hizmetler Bakanı Derya Yanık bir hafta sonra düzeltme yaptı.

TRT Haber’de konuşan Yanık “Bakanlık olarak bu davayla ilgili iki başka süreci eş vakitli olarak yürütüyoruz. Birincisi türel süreç, ikincisi toplumsal takviye süreci. Elmalı davasında çocuklarla ilgili durum tespit edildikten sonra toplumsal ekonomik dayanak vermeye başladık. Mağdur çocukların durumu çok sıkı takip ediliyor. Evrakın içeriğiyle alakalı çok ayrıntılı bilgi vermem hakikat olmaz. Bu dava daha bitmedi. Bunu kamuoyuna hatırlatmak lazım. Biz kararlılıkla süreci takip ediyoruz. Maalesef bu çeşit bahislerde dezenformasyon metodu da işliyor. Davayla ilgili olduğu söylenen birtakım ses kayıtları, yazışmalar, çizimler bu evraka ilişkin değil” dedi.

Yanık’ın kelamları ‘neden bu kadar geç açıklama yapıldı?’ sorusunu da gündeme getirdi. Mağdurların ifşaasına dikkat çeken KARAR ‘Ya sokakta linç olsaydı’ manşetiyle mevzuyu gündeme getirmişti. Türkiye’yi ayağa kaldıran taciz davasında anne ile üvey baba toplumsal medyada gaye gösterildi. Kurumlar da oklardan kaçmak için toplumsal lince katıldı. Sıkıntılı yaklaşım masumiyet ihtimalini gölgelerken, Adalet Bakanlığı ve HSK açıklama yapmadı.

Karar