Kelebek hastalığı nedeniyle yemek borusu kapanan 6 hasta, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi’nin dayanağı ile Kütahya’ya getirildi. Sıhhat Bilimleri Üniversitesi (KSBÜ) Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi tabiplerinden, Prof. Dr. İbrahim Uygun ve grubunun uyguladığı operasyon sonucu sıhhatine kavuştu.

‘KATI BESİN YEMEKTE ÖNEMLİ SORUNLAR YAŞIYORLAR’

Prof. Dr. İbrahim Uygun, kelebek hastalarından birçoğunun 20 yıldır katı besin tüketemediklerini belirtti. Açıklamasında “Mutlu ve gururlu bir gündeyiz. Hayatlarında hiç kebap, et yememişler. Bugün prestijiyle yemeklerini yemeye başladılar. Burada tedavilerini yaptık ve bugün prestijiyle taburcu ediyoruz. Kütahya Çocuk Cerrahisi Kliniği olarak kelebek hastalarımızın hizmetindeyiz. Bu hastalarda ciltte önemli kasvetler olduğu üzere, yemek borularında da önemli darlıklar olabiliyor. Buna bağlı olarak da bilhassa katı besin yemekte önemli kasvetler yaşayabiliyorlar. Bu çeşit hastalarımızı uzun müddettir hastanemizde tedavi ediyoruz ve bu tedaviyi yapmaktan da büyük memnunluk duyuyoruz” dedi.

KELEBEK HASTALARINA ÖZEL MERKEZ KURULACAK

Uygun, Türkiye’nin her bölgesinden Kütahya Sıhhat Bilimleri Üniversitesi (KSBÜ) Tıp Fakültesi’ne gelen 100’ün üzerinde hastayı tedavi ettiklerini belirtirken, hastane bünyesine ‘Kelebek Hastaları Merkezi’ kurma çalışmaları olduğunu belirtti.

Uygun “Yemek boruları açılabiliyor, el ameliyatları yapılabiliyor, diş tedavileri yapılabiliyor. Hastalarımızın ilgili dernekler kanalıyla yahut direkt hastanemize başvurmalarını tavsiye ediyoruz. Burada hastalarımızı severek ve deneyimlerimizle tedavi ediyoruz, bize güvenmelerini istiyoruz. Bu makûs bir hastalık olabilir. Lakin hiç tedavisi olmayan ve düzelmeyecek bir hastalık değil” dedi.

‘DERNEĞİMİZE KAYITLI 310 HASTA VAR’

Gerçekler Dünyası Araştırma Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Lideri Şenay Çalışır da kelebek hastası bir çocuğu olduğunu belirterek, “İbrahim hocamız Diyarbakır’da misyon yapıyordu. Birinci sefer bu çocukların yemek borularının açılabildiğini ondan duyduk. Bunu duyduğumuzda buruk bir sevinç yaşamıştık. Çocuklarımız beslenebiliyormuş da bunun farkında değilmişiz. O gün prestijiyle hangi çocuğumuzun yemek borusunda daralma olduysa, İbrahim hocamıza yönlendirdik. Derneğimize kayıtlı 310 hastamız var. Ben de bir kelebek hastası annesi olarak herkese sesleniyorum; hiç kimse çekinmesin, hastalık ve sıhhatleri bizim için çok kıymetli. Gelsinler, müracaatlarını yapsınlar. En azından rahat beslenebilsinler. Bu çocuklar, rahat beslendiği vakit yaraları ve beden dirençleri süratli toparlanıyor ve olağan hayatlarını idame ettirebiliyorlar” tabirlerini kullandı.

Çalışır, “İbrahim hocamız Diyarbakır’da vazife yapıyordu. Birinci sefer bu çocukların yemek borularının açılabildiğini ondan duyduk. Bunu duyduğumuzda buruk bir sevinç yaşamıştık. Çocuklarımız beslenebiliyormuş da bunun farkında değilmişiz. O gün prestijiyle hangi çocuğumuzun yemek borusunda daralma olduysa, İbrahim hocamıza yönlendirdik. Derneğimize kayıtlı 310 hastamız var. Ben de bir kelebek hastası annesi olarak herkese sesleniyorum; hiç kimse çekinmesin, hastalık ve sıhhatleri bizim için çok değerli. Gelsinler, müracaatlarını yapsınlar. En azından rahat beslenebilsinler. Bu çocuklar, rahat beslendiği vakit yaraları ve beden dirençleri süratli toparlanıyor ve olağan hayatlarını idame ettirebiliyorlar” dedi.

‘ŞU AN RAHAT BİR BİÇİMDE YEME YİYEBİLİYORUM’

Doğuştan kelebek rahatsızlığı bulunan ve sağlına kavuşan Büşra Eğil “Boğazımı açtırmaya İbrahim hocamız olduğu için geldim. Artık çok şükür, boğazım açıldı. İyisiyle yemek yiyeceğiz. Daha evvel yemek yemekte çok zorlanıyordum. Yediğimden tat alamıyordum. Ancak artık çok rahat bir biçimde yemek yiyebiliyorum” sözünü kullandı.

‘RAHATLIKLA BURAYA GELEBİLİRLER’

Ülger Berivan Direkçi’de boğaz tıkanıklığı yaşadığını belirterek “Yemek yiyemiyordum ve beslenemiyordum. Kütahya’ya boğazımızı açtırmaya geldik. Çok şükür açıldı. Şu an rahat bir formda beslenebiliyoruz. İbrahim hocamıza çok teşekkür ediyorum. Öbür kelebek hastaları da beslenebilmek istiyorlarsa, rahatlıkla buraya gelebilirler” diye konuştu.

Kütahya’da tedavileri tamamlanan, yaşları 7 ile 23 ortasında değişen 6 hasta, memleketlerine döndü.