“Daha Adil Bir Dünya Mümkün” başlıklı konferansa katılan Erdoğan, “Buradan sizlerin aracılığıyla kalpleri bizimle atan tüm mazlumlara ve mağdurlara selamlarımı gönderiyorum. Dünyanın farklı köşelerinde Müslüman olarak hayata tutunma uğraşı veren tüm kardeşlerime selamlarımı iletiyorum.” dedi.

Bu toplantıyı düzenleyerek gönülleri buluşturan Türk Amerikan Ulusal Yönlendirme Komitesi’ne teşekkür eden Erdoğan, salonu dolduranlara ve bütün dostlara aşkları, sevdaları ve ahdevefaları için şükranlarını sundu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, iki yıllık zarurî bir ortanın akabinde bu sene sıhhat ve afiyet içinde tekrar bir ortaya geldiklerini belirterek, “Kardeşlerimizin ortasında olmaktan büyük bir bahtiyarlık duyuyorum. Sizlere Türkiye’den akrabalarınızın, dostlarınızın, kardeşlerinizin selamlarını getirdim. Sizlere, genci yaşlısı, bayanı erkeğiyle 84 milyon kardeşinizin selamlarını getirdim. Biz, sizleri çok özlemiştik, görüyoruz ki Amerika’daki kardeşlerimiz de bizleri özlemişler.” diye konuştu.

Şairin “Kalpten kalbe bir yol vardır görülmez.” dediğini anımsatan Erdoğan, şunları kaydetti:

“Bizim de gönüllerimiz ortasında gözle görülmeyen yollar var. Binlerce kilometre uzakta olsak da kalplerimiz bir ve birlikte çarpıyor. Zira bizler birbirini yalnızca Allah için seven, birbirine Allah için muhabbet besleyen insanlarız. Bizler birebir dine, tıpkı peygambere inanan, tıpkı kutsal kitaba ittiba eden, birebir kıbleye yönelen bir ümmetin mensuplarıyız. Deri renklerimiz, kökenlerimiz, dillerimiz, ülkelerimiz farklı olsa da her gün beş vakit göğe yükselen Ezan-ı Muhammedilerimiz birdir. Allah Rasulü’nün Veda Hutbesi’ndeki şu kelamları tam 14 asırdır ebedi ve ezeli kardeşliğimizin nişanesidir. ‘Rabbiniz birdir, babanız birdir, dininiz ve peygamberiniz de birdir. Allah indinde en şerefliniz, takvaca en ileri olanınızdır. Arap’ın Arap olmayana bir üstünlüğü yoktur. Siyah derili olanın beyaz derili üzerinde bir üstünlüğü yoktur. Üstünlük yalnızca takva iledir.’ Bu salonda işte bu hakikatlere daima birlikte bir kere daha şahit oluyoruz. Gönüllerimizi buluşturan, bizi birbirimize kardeş kılan kalplerin asıl sahibine sonsuz hamdü senalar ediyorum. Mevla, şu muhabbetimizi, şu dayanışmamızı, aramızdaki şu güçlü uhuvveti daim eylesin diyorum.”

“SALGIN NEDENİYLE SANCILI GÜNLER YAŞANDI”

İnsanlığın son iki yıldır koronavirüs salgını sebebiyle sancılı günler geçirdiğini hatırlatan Erdoğan, eğitimden sıhhate, ticaretten istihdama kadar her alanda önemli problemler, zorluklar yaşandığını söz etti.

Salgında hayatını kaybedenlerin sayısının 4,6 milyonu bulduğuna dikkati çeken Erdoğan, vefat edenlere Allah’tan rahmet diledi.

Allah’ın Kuran-ı Kerim’de “Her zorluğun gerisinde kesinlikle bir kolaylığın olduğunu müjdelediğini” hatırlatan Erdoğan, her gecenin gerisinde aydınlığın, her şerrin gerisinde bir hayır bulunduğuna iman eden beşerler olarak, Allah’ın inayetiyle bu musibetin de üstesinden gelineceğine yürekten inandıklarını vurguladı.

Tedavi imkanları geliştikçe, aşıya erişim arttıkça bu hastalığın vakitle tesirini yitireceğine işaret eden Erdoğan, şöyle konuştu:

“Ancak asıl sorun salgının daha da derinleştirdi öteki problemlerle çaba etmektir. Kovid-19 salgını, global sistemdeki çarpıklıkları, adaletsizlikleri, eşitsizlikleri açık ve net bir biçimde ortaya koymuştur. Bu süreçte maskeden teneffüs aygıtına ve ilaca kadar, üretime dayalı her hususta dünyada önemli külfetler yaşandı. Pek çok yerde ve pek çok kez insanlık ismine tasa verici manzaralara şahit olduk. Hastaların ilgisizlikten öldüğü, yaşlı bakım konutlarından hepimizin içini yakan imajların yansıdığı vahim durumlarla karşılaştık. Afrika’dan Asya’ya hala birinci doz aşıya dahi ulaşamayan 100 milyonlarca insan var. Türkiye olarak Peygamber Efendimizin aleyhisselatu vesselam ‘İnsanların en güzeli, insanlara yararlı olanıdır’ tavsiyesinden hareketle elimizdeki tüm imkanları insanlık için seferber ettik. Şimdiye kadar elimizdeki imkanları 159 ülke ve 12 milletlerarası kuruluşla, hatta yurtdışından temin ettiğimiz aşıların bir kısmını gereksinim sahipleri ile paylaştık. Onay süreçleri tamamlanmak üzere olan kendi aşımız TURKOVAC’ı da tüm insanlığın, dostlarımızın, kardeşlerimizin istifadesine sunacağız hiç tasanız olmasın.”

“UĞUR ŞAHİN VE HASRET TÜRECİ ÇOK HOŞ BİR ÖRNEK”

Almanya’da yaşayan Türk kökenli Uğur Şahin ve Hasret Türeci’nin geliştirdikleri aşı sayesinde Kovid-19’la uğraşa verdikleri dayanağın, bu süreçte Türk Milletini gururlandıran bir öteki gelişme olduğunu vurgulayan Erdoğan, “Bu bedelli bilim insanlarımızın başarısı, yurt dışındaki vatandaşlarımızın yaşadıkları topluma olan katkıları bakımından çok hoş bir örnektir.” dedi.

Amerikan İslam toplumunun da vakıf ve dernekler eliyle düzenledikleri yardım kampanyalarıyla salgın devrinde muhtaçlık sahiplerinin yardımına koşmalarından memnuniyet duyduklarını lisana getiren Erdoğan, gerek Türk vatandaşları gerekse Müslümanların birbirinden değerli çalışmalara imza attığını, Müslüman olmanın hoşluğunu hayatlarıyla, duruşlarıyla, alicenaplıklarıyla Amerikan toplumuna gösterdiklerini söyledi.

Erdoğan, bu kapsamda tüm vatandaşları tebrik ederek, “Sizlerden yardım, ihsan ve dava faaliyetlerinizi artırarak sürdürmenizi bekliyorum.” tabirlerini kullandı.
“FETÖ’nün eli kanlı bir terör örgütü olduğu artık gün üzere ortadadır”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şu biçimde sürdürdü:

“Takiye ve önlem kılıfı altında, karanlık yüzlerini gizlemeye çalışsalar da FETÖ’nün eli kanlı bir terör örgütü olduğu artık gün üzere ortadadır.”

Karar