İstanbul’da 20 yıllık döviz ofisinin sahipleri, ortalarında çok sayıda tanınmış ismin de bulunduğu bireylerden topladıkları yaklaşık 100 milyon dolar civarında parayla kayıplara karışmıştı.
Uzun yıllar boyunca süreç yaptıkları döviz ofisinin kapılarının kapalı olması sonrası durumu fark eden mağdurların şikayeti üzerine İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma sonrası döviz şirketinin sahibi ve yöneticileri hakkında dava açılmıştı.
“KRİPTO PARADAN SONRAKİ EN BÜYÜK VURGUN”
Yaşanan olaya ait konuşan mağdur avukatı Sinan Keskin, “Türkiye’de kripto para piyasalarındaki dolandırıcılıktan sonra dövizi aracı kullanmak suretiyle yapılmış olan en büyük dolandırıcılık hadisesi ile karşı karşıyayız. Benim mağdur müvekkillerim dışında belgede birçok ünlü isim de yer alıyor. Mağdurlar yıllarca döviz piyasasında kayıtlı olan bu döviz ofisinde milyonlarca lira süreç yapmışlar. Bir sabah geldiklerinde ise döviz ofisinin kapalı olduğunu görüyorlar. Evrakta dolandırılarak mağdur edilen ünlüler ortasında Trump’ın eşini giydiren bir modacı ve birebir vakitte kamuoyunun yakından tanıdığı isimler de mevcut” diye konuştu.
HER BİR SANIK İÇİN 217 YILA KADAR CEZA
Sanıkların 3 farklı kabahatten yargılanacaklarını belirten Avukat Sinan Keskin, “Şu anda sanıklar İstanbul 9. Ağır Ceza Mahkemesi’nde ‘Suç işlemek hedefiyle örgüt kurmak’, ‘Nitelikli dolandırıcılık’ ve ‘Hizmet nedeniyle itimadı berbata kullanma’ hatalarından yargılanmaktalar. Savcının mütlasında 217 yıla kadar her bir sanık için ceza isteniyor. Takdir sayın mahkemede olmakla birlikte işlenen hatalar ortada olduğu için her bir sanık için 800 seneye kadar ceza almaları kelam konusu olabilir. Burada sanıklar mağdurların ziyanlarını giderirlerse ceza ölçüsünde bir düşüş yaşanabilir. Öncelikle dileğimiz mağdurların ziyanının sanıklar tarafından giderilmesi, aksi halde sayın mahkemece yasa kapsamında bulunan ve şu anda yargılandıkları tüm kabahatlerden en ağır cezaya çarptırılmalarıdır” dedi.
Karar
