Aksoy, Bakan Nikos Dendias’ın uçağının Türkiye hava alanına girmeden evvel bekletildiği haberlerine ait bir soruya yazılı cevap verdi.
Dendias’ı 14 Ekim’de Irak’a götürüp getirmek üzere Türkiye hava sahasından üst uçuş müsdesi talep edildiğini belirten Aksoy, “Bu müsdenin uygun bulunduğu vakitlice Yunan tarafına bildirilmiştir. Uçağın Irak’ta arızalanması üzerine, Yunanistan tarafı ikinci bir uçak tahsis etmiş, kelam konusu uçağın da tıpkı uçuş müsde numarasıyla hava alanımızı kullanmasına vakit kaybetmeksizin müsde verilmiştir.” açıklamasında bulundu.
Aksoy, Bakan Dendias’ın uçağının Türk hava alanına girmeden evvel bekletildiği haberlerinin kasıtlı olduğunu ve gerçeği yansıtmadığını belirtti.
Kelam konusu uçağın Irak’tan uçuş planı sunmadan kalktığına dikkati çeken Aksoy, “Uçuş planları Eurocontrol sistemi aracılığıyla iletilmektedir. Planın iletilmediği bu sistemden de teyit edilmiştir. Anılan uçak hava alanımıza geldiğinde Irak makamlarından plan acilen talep edilmiş, planın alınmasını müteakip uçuş emniyetle gerçekleştirilmiştir.” bilgisini paylaştı.
Aksoy, rastgele bir uçağın plansız bir biçimde uçmasının mümkün olmadığının altını çizerek, “Bu vakada da keyfiyet en başta Yunanistan Dışişleri Bakanı’nın emniyeti için bir zorunluluktur. Mevzu hakkında Yunan muhataplarımıza da bilgi verilmiştir.” sözlerini kullandı.
AVUSTURYA MUHALEFETİNDEN İKTİDARA “TÜRKİYE” REAKSİYONU
Avusturya’da ana muhalefetteki Toplumsal Demokrat Parti (SPÖ) Milletvekili Jörg Leichtfried, hükümetin dış siyasetlerini eleştirerek, “Avusturya, (uluslararası sorunlarda) daha az orta bulucu rolü üstleniyor ancak Türkiye ile Yunanistan ortasındaki uyuşmazlık örneğinde olduğu üzere çabucak çatışan taraflardan birinin yanında yer alıyor” dedi.
YUNANİSTAN İSTİKŞAFİ GÖRÜŞMELER İÇİN KAİDE KOŞMAYI SÜRDÜRÜYOR
Yunanistan Dışişleri Bakanı Nikos Dendias, “Oruç Reis bölgeden ayrılmadığı surece Türkiye ile istikşafi görüşmelere oturmayacağız.” dedi.
Dendias, Kanadalı mevkidaşı François-Philippe Champagne ile Atina’daki görüşmesinin akabinde düzenlenen ortak basın toplantısında, Oruç Reis için Doğu Akdeniz’de NAVTEX (denizcilere duyuru) ilanının “provokasyon” ve Türkiye’nin bu bölgede “istikrarsızlık unsuru” olduğunu sav etti.
Dendias, Türk yetkililerin ön şartsız diplomasi davetlerine karşılık, “Oruç Reis bölgeden ayrılmadığı surece Türkiye ile istikşafi görüşmelere oturmayacağız.” tabirini kullandı.
Kanada Dışişleri Bakanı Champagne ise Türkiye ile Yunanistan ortasında tansiyonun düşürülmesi ismine orta buluculuk yapmaya hazır olduklarını kaydederek, krizin tahlili için diyalogdan yana olduklarını söyledi.
Hususa ait NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg ile de temas halinde olduklarını lisana getiren Champagne, “Gerginliğin giderileceğine inanıyoruz.” diye konuştu.
Başka yandan Champagne, Atina’daki temasları kapsamında Başbakan Kiryakos Miçotakis tarafından da kabul edildi.
TÜRKİYE VE KKTC DOĞU AKDENİZ’DEKİ HAKLARINI SAVUNUYOR
Türkiye, Doğu Akdeniz’deki kendi kara suları ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin (KKTC) Türk Petrolleri Anonim İştirakine (TPAO) verdiği ruhsat alanlarında memleketler arası hukuktan doğan hakları çerçevesinde araştırma ve sondaj fliyetleri yürütüyor.
Libya ile yaptığı Münhasır Ekonomik Bölge (MEB) mutabakatı Birleşmiş Milletler (BM) nezdinde de tescillenen Türkiye, deniz alanlarındaki doğal zenginliklerin kullanılmasında “adalet ve hakça paylaşım” unsurlarına vurgu yapıyor.
Kendi deniz yetki alanlarındaki yasal fliyetleri nedeniyle Türkiye’yi “provokasyonla” suçlayan Yunan-Rum ikilisi ise haksız ve gayrimeşru taleplerini dayatmak için Avrupa Birliği’ni (AB) öne sürüyor.
Yunanistan ve Kıbrıs Rum idaresi, taleplerine “Sevilla Haritasını” destek gösteriyor lakin bu haritanın, memleketler arası hukuk ve deniz hukukunda bir karşılığı bulunmuyor.
Bu haritanın savına nazaran, Meis Adası’ndan başlayan Yunan kıta sahanlığı güneye hakikat Akdeniz’in ortasına kadar iniyor ve Türkiye’ye Antalya körfezi dışında bir çıkış fırsatı tanımıyor.
Türkiye, yüz ölçümü 10 kilometrekare olan, Anadolu’ya 2 kilometre, Yunan ana karasına ise 580 kilometre uzaklıkta olan bir adanın 40 bin kilometrekare genişliğinde kıta sahanlığı alanı yaratmasının rasyonel ve milletlerarası hukuka uygun bir tez olmadığını vurgulayarak bu argümanları reddediyor.
İSTİKŞAFİ GÖRÜŞMELER
Türkiye ile Yunanistan ortasında istikşafi (keşif amaçlı) görüşmelerin 61. tipinin “yakında” İstanbul’da yapılacağı açıklanmıştı.
İki ülke ortasında 2002’de başlatılan istikşafi görüşmelerin sonuncusu olan 60. cins, 1 Mart 2016’da Atina’da yapılmıştı. Periyodun Yunan hükümeti tarafından askıya alınan görüşmeler, bu tarihten sonra siyasi istişareler formatında devam etmiş lakin istikşafi çerçeveye dönmemişti.
Karar
