İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Meclis’te milletvekillerinin sorusu üzerine Van’da iki köylünün helikopterden atıldığı tarafındaki argümanları cevapladı.
Soylu, o periyot Yıldırım-10 Norduz Operasyonu kapsamında, Van’ın Çatak ilçesi Andiçen Mahallesi Sürik mezrasında Kato Jirka cephesi halkla bağlar sorumlusu Mihrali Yılmaz’ın olduğu bilgisine ulaştıklarını anlattı.
“OSMAN ŞİBAN’IN KONUTUNA 3 TERÖRİST GELDİ”
Güvenlik güçlerinin, 4 meskenin olduğu mezrayı insansız hava araçlarıyla () izlemeye başladıklarını belirten Soylu, ’lar tarafından çekilen fotoğrafları göstererek Osman Şiban’ın konutuna 3 teröristin geldiğini söyledi.
Şiban’ın, yakın vakitte savcıya ve mülkiye müfettişine “Hafızamı kaybettim, müsait değilim” dediğini aktaran Soylu, Osman Şiban’la teröristlerin, ellerinde şemsiyelerle kayalıklara intikal imgelerinin alındığını tabir etti.
“MİHRALİ YILMAZ, ŞİBAN’I ‘MİLİS’ OLDUĞUNU SÖYLEDİ”
Mersin’de oturan Şiban’ın, Mihrali Yılmaz’ın anlatımıyla ‘milislik’ yaptığını lisana getiren Soylu, Şiban’ın, Sürik Mezrası’na yazın gelip 3-4 ay kaldığını ve daha sonra gittiğini söyledi.
Servet Turgut’un yaşadığı barakanın ’larca çekilen fotoğrafını da gösteren Soylu, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Bunlar kayalıklara giden teröristler. Bunlar kayalıklara masraf gitmez hem silahlı insansız hava aracı (S) hem de yakın hava dayanağıyla operasyon başlıyor. Bunların etkisiz hale getirildiğini kıymetlendiriyoruz. Akabinde Yarbay Muammer (Özdil), kahramanlıklarını herkesin anlattığı Yüzbaşı Mahmut Top, Sezer Uçar ve Yusuf Uyar bizim astsubaylarımız, uzman çavuşlarımız, kumandanlarını yalnız bırakmıyorlar, mağaraya giriyorlar. İkisinin orada etkisiz halde olduklarını görüyorlar. Tam başlarını kaldırıyorlar, bir terörist 3’ünü şehit ediyor.
“KOVALAMACA, HAFİF DARPLAŞMA OLUYOR”
O terörist, mağaranın içerisinden yarıyor ve çıkıyor. İndiği yer bir dere. Bizimkiler köpeklerle kovalıyorlar, buluyorlar, çatışmaya giriyorlar ve ölüyor. Bakın bombalanıyor, operasyon yapılıyor, çabucak 200-300 metre yakında, Servet Turgut olayın olduğu yerde. Kovalamaca, hafif darplaşma oluyor. Akabinde ‘ben değilim, bu adamlara konut sahipliği yapan Osman Şiban’dır’ diyor. Birinci Osman Şiban’ın ismini o veriyor. Sonra Osman Şiban’ı alıyorlar. Birinci helikopterle 3 şehidimiz gidiyor. Öteki bir helikopterle 2 terörist gidiyor. En son terörist, Servet Turgut ve Osman Şiban da üçüncü helikopterle naklediliyor.”
“BUNLAR PALAVRA…”
Mihrali Yılmaz’ın, “köyden iki kişinin azap edilip helikopterden atıldığı”na ait tabirlerini okuyan Soylu, bunların palavra olduğunu söyledi.
Soylu, helikopterin kapısının açılarak aşağıya bir şeyin atılması fikrinin ‘akla ziyan’ olduğunu belirterek, olayla ilgili isimli ve idari soruşturma yürütüldüğünü belirtti.
Soylu, “Milis oldukları (Osman Şiban ve Servet Turgut) ve bunlara yardım yataklık yaptıkları apaçık ortada olan bir sıkıntıyı bu türlü ortaya koyuyorum. Bakın olayın sonrası için bir karar vermedim. Ben bildiğimi söylüyorum. Kurgu yapmıyorum. Osman Şiban’ın bu işle ilgilendiği bütün kayıtlarımızda var” diye konuştu.
NE OLMUŞTU?
Servet Turgut ve Osman Şiban isimli iki vatandaş, Van’ın Çatak ilçesinde operasyona çıkan askerler tarafından görgü şahitlerinin aktardıklarına nazaran, 11 Eylül 2020’de gözaltına alınmış ve iki gün kendilerinden haber alınamamıştı.
İki gün sonra Van Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin ağır bakım ünitesinde tedavi altında oldukları ortaya çıkmıştı. Turgut ile Şiban’a azap edilerek, askeri bir helikopterden atıldığı tez edilmişti. Daha sonra hastanede tedavi gören Servet Turgut hayatını kaybetmişti.
CHP İnsan Haklarından Sorumlu Genel Lider Yardımcısı da savları Meclis’e taşımıştı.
Azap ve helikopterden atılma savlarının çok önemli olduğunu belirten Karaca “İşkence ve berbat muameleye ait tezler süratli, fl, tarafsız bir biçimde soruşturulmalıdır. Sorumlular da cezalandırılmalıdır. Azap yasağının uygulanması lakin ve lakin cezasızlık kültüründen vazgeçerek olur” demişti.
Kelam konusu tezlere en sert reaksiyon ise DEVA Partisi başkanı dan gelmişti. Servet Turgut’un meskenine ziyarette bulunduğunu, Osman Şiban’ı ise aradığını belirten Babacan “Son yıllarda Van’dan gelen azap imgeleri hepimizi derinden yaraladı. Üç sene evvel mantar toplayan köylüler gözaltına alındı, köylülere azap yapıldı. Fakat gerçek ortaya çıktı.
Azap yaptıkları beşerler, mantar toplamaya giden köylülermiş. Pekala özür dileyen oldu mu? Bu yanılgıyı yapanlardan hesap soran oldu mu? Bu gariban insanlara azap yapanlara göstermelik bir dava açtılar.
Birinci derece mahkemesi, yargılanan sanık hakkında bert kararı verdi. Bu kararı veren yargıçlar kimden güç alıyorlar? Pekala o işkenceyi yapanlar kimden güç alıyorlar?” sözlerini kullanmıştı.
Karar
