İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Sakarya’nın Kocli ilçesinde hücuma uğrayan fındış personelleri Mardin’deki köylerinde ziyaret etti.
Mazıdağı ilçesi Yücebağ köyünde muhtar Mehmet Demir, personellerden sorumlu Kasım Demir, personel ve köylülerle bir ortaya gelen Soylu “Hep sizin yanınızdayız. Hayatımın büyük bir kısmı uzun vakittir buralarda geçti, huzurun temini, buraların kalkınması ve gelişmesi, daha iyi bir noktaya gelmesi, çocuklarımızın okuması için. Huzur içerisinde yüzyıllardır süren beraberliğimizi devam ettirirsek bize top değse bir şey olmaz” diye konuştu.
“CUMHURBAŞKANIMIZIN HER BİRİNİZE SELAMLARI VAR”
Sakarya’da yaşanan akın için de Soylu “O söylenen kelamlardan ötürü hem kederimi tabir ediyorum hem de o beşerler ismine özür diliyorum. Bunlar yanlışsız davranışlar değil, kabul etmeyiz. Onun için daima beraberiz. Cumhurbaşkanımızın her birinize selamları ve muhabbetleri var. Bu sabah konuştuk, buraya geleceğimizi söyledik. Bana da talimatları var. ‘Gönülleri kırılmışsa gönüllerini al.’ dedi” tabirlerini kullandı.
“DEVLETİMİZİN ARDIMIZDA OLDUĞUNU GÖRDÜK”
Kasım Demir ise devletin her kademesinin kendileriyle yakından ilgilendiğini belirterek, ”Devletimizin ardımızda olduğunu gördük, hissettik. Temennimiz bu türlü bir hadisenin bir daha yaşanmaması” diye konuştu.
NE OLMUŞTU?
4 Eylül’de Mardin’den Sakarya’ya fındık toplamaya giden Demir ailesinin fındık bahçesi sahibi ve oğulları tarafından akına uğradıkları ve vaka anına ilişkin olduğu belirtilen imgeler, toplumsal medyada büyük reaksiyon toplamıştı.
5 Eylül’de BBC Türkçe’ye Demir ailesinin üyeleri, manzaraları ‘ırkçı bir saldırı’ olarak nitelemişti.
Kasım Demir, hadisenin yaşandığı Cebecioğlu ailesine ilişkin fındık bahçesinde 4 gün evvel çalışmaya başladıklarını belirterek, bahçenin sahiplerinin birinci günden beri kendilerine makus davrandığını öne sürmüştü.
“KOCA ADAMLAR KÜÇÜK ÇOCUKLARA SALDIRDI”
Demir “Koca koca adamlar, küçük çocuklara saldırdılar. Adamların kızımı dövdüğünü görmedim, bayanlara vurduklarını görseydim hadise çok daha farklı sonuçlanabilirdi” demişti.
Farklı bahçelerde çalışan Mardinli emekçilere ilişkin bir minibüsün tesadüfen oradan geçtiğini söyleyen Demir “Tesadüfen gelen o minibüs olmasaydı, tahminen daha büyük bir akına maruz kalırdık” diye konuşmuştu.
Anadolu Ajansı da Sakarya’nın Kocli ilçesinde birtakım toplumsal medya platformları ile haber sitelerinde yer alan ‘Kürt kökenli personellere saldırı’ argümanları ile ilgili personellerden Şilan Demir’in açıklamalarına yer vermişti: “İlk kez bu türlü bir hadise yaşadık. Aile çok geçimsizdi. Adaletin yerini bulmasını istiyoruz. Bizi darp ettiler. Kürt-Türk çatışması değil. O denli bir şey yok. Hepimiz kardeşiz.”
İÇİŞLERİ: MÜNFERİT BİR ASAYİŞ HADİSESİ
Yeniden 5 Eylül’de İçişleri Bakan Yardımcısı ve Bakanlık Sözcüsü İsmail Çataklı, Sakarya’da tarım emekçilerine atak imajlarına ait bahsin tasvip etmedikleri münferit bir asayiş hadisesi olduğunu belirterek “İlgililer, kendilerinin bir şikayetlerinin olmadığını, bundan sonra da şikayette bulunmayı düşünmediklerini tabir ettiler. Buna karşın hadisenin tüm ayrıntılarının ortaya çıkarılması ve sürecin işleyebilmesi için resen hususla ilgili bir soruşturma başlatıldı” demişti.
İKİ KUŞKULU HÜR BIRAKILDI
7 Eylül’de de Sakarya’da mevsimlik tarım personellerinin darbedilmesiyle ilgili gözaltına alınan kardeş 2 kuşkulu isimli denetim kaidesiyle özgür bırakılmıştı.
Karar
