AK Parti 7. Olağan Büyük Kongre sonrasında yine Genel Lider seçilen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında Genel Merkez’de birinci toplantısını yapan MKYK’da yeni misyonlar belirlendi.
Toplantı sonrasında açıklama yapan Sözcü Ömer Çelik, “Bu Cumhurbaşkanımızın taktirinde bir husus. Benim var ya da yok demem, şu tarihte olacak üzere bir şey demem kelam konusu değil. Hepiniz biliyorsunuz, bu tip durumlardaki bütün iddialar boşa çıkar. Ne vakit yapılacağı, nasıl yapılacağı büsbütün Cumhurbaşkanımızın taktirindedir. Listelerin de her vakit yanlış olduğunu, birçok defa uydurma olduğunu hepiniz görmüşsünüzdür. Ankara siyasetinin cilvelerinden bir tanesi bu” diye konuştu.
“EGEMEN BİR DEVLET OLARAK TÜRKİYE BU HAKKINI KULLANDI”
Türkiye’nin İstanbul Mukavelesinden çekilmesine ait yapılan tenkitlere yanıt veren Ömer Çelik, şunları söyledi:
“Usulüne ait bir sorun yok. Burada kıymetli olan, hükümran bir devlet olarak Türkiye bu hakkını kullanmıştır. Hepimizin odaklanması gereken mevzu; bayanların kazanımlarının daha çok nasıl artacağıdır, bayana şiddetin önlenmesiyle ilgili daha çok ne yapacağımız mevzusudur. Bayanların kazanımlarının artması ya da bayana şiddetin önlenmesi politik bir tercih değildir, ahlaki bir zorunluluktur. Siyaset kurumu, hükümet bunu farklı enstrümanlarla yapabilir, enstrümanların değişmesi bu amaçtan ve bu haktan ayrılındığı manasına gelmiyor.
Burada çok netiz. Kim ne derse desin bayan haklarını güçlü bir halde savunuyoruz. Bunu ahlaki bir mecburilik olarak görüyoruz. Sistematik olarak geri bırakılmış, şiddetle karşı karşıya kalmış, kazanımları çeşitli sebeplerle tarih içinde ellerinden alınmış bayanlara rastgele bir halde müspet ayrımcılık uygulamak, rastgele bir dengeyi bozan, rastgele bir yanlış siyaset sonucu doğuran bir problem değildir. Bu kavramlar bayanların büyük gayreti, onurlu gayreti, görkemli uğraşı sayesinde elde edilmiştir. Bayanların bu görkemli çabası aslında bir insanlık uğraşıdır. Bayanlar insandır, hepimiz insanoğluyuz.
Bu hususta çeşitli tenkitler var. Bunların bir kısmının iyi niyetli olduğunu biliyoruz, ‘acaba bir kayba mı uğranır, sanki elimizdeki kuvvetli bir enstrümanı kaybetmiş mi oluruz?’ gibisinden yaklaşımları okuyoruz ve kıymetlendiriyoruz. Uygun niyetli olan tenkitlerin hepsine hürmet duyuyoruz. Tenkit temel bir haktır, iyi niyetli, yapan tenkit her vakit muhataplarına yol gösterir. Pek çok tartışmanın sonucunda bu formda bir sonucun ortaya çıkması katiyen bayanların haklarından vazgeçildiği manasına gelmiyor.”
“KADINLARIMIZIN KAZANIMLARINI MUHAFAZAYA DEVAM EDECEĞİZ”
Hem kamusal hayatta hem siyasi hayatta bayanların yer alması, bayana şiddetin önlenmesi, bayan haklarının korunmasının kendileri için yalnızca politik bir tercih olmadığını, birebir vakitte insani ve ahlaki mecburilik olduğunu söyleyerek, politik istikametlerini ahlaki ve insani zorunluluğun üzerine yerleştirdiklerini belirten Ömer Çelik, “Net bir halde söylemek isterim ki, bayan haklarından taviz vermek, bayana şiddetle gayrette üstümüze düşen bir şey var ve bunu yapmıyorsak, bundan vazgeçmek, katiyen bu ahlaki zorunluluktan, bu ahlaki haktan ayrılmak manasına gelir.
Biz bu şuurla hareket ediyoruz. Bunun enstrümanı yasalar olur, milletlerarası mukaveleler olur. Bunun taktirini yapacak olan Türkiye’yi yöneten hükümettir. Biz bayan haklarını güçlü bir formda savunmaya devam edeceğiz, bayanlarımızın kazanımlarını müdafaaya ve artırmaya güçlü bir formda devam edeceğiz.
Bayana karşı şiddetle uğraş konusunda bileşenlerle birlikte istişare etmeye, yapılması gerekenler konusunda üstümüze düşeni her vakit olduğu üzere yapmaya, daha fazlası gerekiyorsa onu da yapmaya hazır olduğumuzu tabir edeceğiz. Problem öncelikle kültüreldir. Aileden başlayarak, çocukların yetiştirilmesinden başlayarak, sokaktaki gündelik hayattan başlayarak bir hassaslık oluşturulması gerekmektedir” tabirlerini kullandı.
Karar
