Ulusal Eğitim Bakanı Selçuk, “Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) olarak bizim misyonumuz okulları açmak, açık tutmak. Okulların açılması için her türlü hazırlığımızı en küçük detayına kadar devam ettiriyoruz. Burada okulların tam olarak açılması ve tüm öğrencilerin okula devam etmesi birinci senaryomuz” dedi.
Senaryolar oluşturulurken yalnızca Türkiye’deki koşullara değil, dünyadaki farklı uygulamalara da bakıldığını kaydeden Selçuk, “MEB olarak bizim vazifemiz okulları açmak, açık tutmak. Okulların açılması için her türlü hazırlığımızı en küçük detayına kadar devam ettiriyoruz. Bunu yaparken de yalnızca MEB olarak bakmıyoruz probleme, öteki bakanlıklarımızla da etkileşim içindeyiz. Zira bu ulusal, toplumsal bir konu” diye konuştu.
'REHBERLER, EL KİTAPÇIKLARI HAZIRLIYORUZ'
Sıhhat şartları uygun olduğunda okulların tümüyle açık olacağını ve bütün çocukların okula gelmesi halinde ortaya çıkabilecek tüm riskleri düşündüklerini söz eden Bakan Selçuk, “Ne tıp hazırlıklar yapmamız lazım? Islak yerlerde, sınıfın içinde ne olması gerekiyor? Koridorlar nasıl düzenlenmeli? Teneffüse çıkış stleri nasıl ayarlanmalı? Öğretmenler odasında neye dikkat edilmeli, pansiyonlu okullarda neler yapılmalı? Bütün bunları farklı ayrı, tek tek çalışıyoruz. Ve bu çalışmaların sonucunda da velilerimiz, öğretmenlerimiz ve okul yöneticilerimiz için çok çeşitli rehberler, el kitapçıkları da hazırlıyoruz” dedi.
'2'NCİ SENARYO HEM UZAKTAN HEM YÜZ YÜZE EĞİTİM'
Bir öteki senaryoda yüz yüze eğitim ile uzaktan eğitimin bir ortada yürütülmesinin öngörüldüğünü anlatan Selçuk, “Diyelim ki şartlar o denli gerektirdi, okulları yarı vakitli açabilir miyiz? Yani ikinci senaryoda hem uzaktan hem yüz yüze eğitimi birlikte götürmeyi anlatıyoruz. Bir diğer senaryomuz okulların kent bazlı olarak açılıp açılamayacağına ait. Okullar kentlere nazaran açılırsa başka kentlerin telafi programları nasıl ayarlanır, öğretmen eğitimleri nasıl çalışılır? Burada okulların tam olarak açılması ve tüm öğrencilerin okula devam etmesi senaryosunu birinci, yarı vakitli açılmasıyla ilgili kısmı ikinci, kent bazlı açılmasıyla üçüncü senaryodan bahsediyor isek, dördüncü senaryo olarak da okulların hiç açılmaması, büsbütün uzaktan eğitimle sürecin devam ettirilmesi senaryosundan bahsedilebilir. Bize düşen hangi senaryo olursa olsun, bunun hazırlığını yapmaktır ve bunu da istişare ile danışarak uzmanlarla, bilim insanlarıyla bir arada çalışarak yapıyoruz” diye konuştu.
'ÖNCELİĞİMİZ ÇOCUKLARIMIZIN SAĞLIĞI'
31 Ağustos Pazartesi günü birinci ders zili çaldığında okulların kapılarını sağlıklı bir formda açmayı hedeflediklerini vurgulayan Bakan Selçuk, “Bizim önceliğimiz çocuklarımızın sıhhati, öğretmenlerimizin sıhhati. Bunu da ön kaide olarak kıymetlendiriyoruz. Hangi senaryo nasıl uygulanacak? Sıhhat Bakanlığı ve Bilim Heyeti ile istişare halinde, Cumhurbaşkanımızın liderliğinde yapılacak kabine toplantısında tüm bilgilerin ortaya konulması suretiyle bir karar ortaya çıkacaktır” dedi.
'MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLERİYLE TOPLANTI YAPACAĞIZ'
Bakan Selçuk, Sıhhat Bakanı Fahrettin Koca’nın okulların 31 Ağustos'ta açılacağına ait açıklamasıyla ilgili de okulların açılması konusunda günlük olay sayıları göz önüne alınarak yapılan yorumların sübjektif olduğunun altını çizdi. Selçuk “MEB olarak daima Sıhhat Bakanlığı ile irtibat halindeyiz. Her vilayette her ilçede bizim ulusal eğitim müdürlüklerimiz ve sıhhat müdürlüklerinin ilgili temsilcileri muhakkak şuralar oluşturdular ve bu heyetler vasıtasıyla daima irtibat halindeler. Hangi vilayette ne olursa ne yapılır, tümüyle o günkü şartlara bağlı. Şayet kent bazlı uygulama konusunda sıhhat açısından bir tavsiye ortaya çıkarsa, bir teklif gelişirse, Cumhurbaşkanımızın yapacağı toplantıda bu mevzuda belli bir çerçeve oluşursa biz onun gereğini yaparız. Biz bu türlü bir durum kelam konusu olursa buna hazır mıyız, bizim kaygımız bu, bizim vazifemiz bu. Kentlerimizde şehir bazlı bir çalışma yapmak icap ederse çabucak bayram sonrası bütün kentlerimizin ulusal eğitim müdürleriyle bir toplantı yapacağız ve bu toplantıda vilayet il, ilçe ilçe nerede durumumuz nedir, nerede eksiğimiz var, bunların hepsini gözden geçiriyoruz aylardır, yeniden devam edeceğiz ve okulların açıldığı haftaya en yüksek hazırlıkla başlamak istiyoruz” sözlerini kullandı.
'EĞİTİM HAKKI VAR FAKAT SIHHAT HAKKI DAHA ÖNCELİKLİ'
Eylül ve Ekim aylarında Koronavirüs salgınında 2’nci dalganın yaşanması halinde okulların bu durumdan nasıl etkileneceğine ait soru üzerine Bakan Selçuk, “Biz asla geleceğe pazarlık yapmıyoruz. Mesela İngiltere’de okulların Eylül’ün birinci haftası açılacağı konusunda ve birtakım Avrupa ülkelerinde açılacağı konusunda kesin açıklamalar yapıldı. Lakin bizden beklenen şey şu; her ne olursa olsun gereğini yapmak, öğrenciyi ve öğretmeni korumak. Çocuğun elbette eğitim hakkı var; fakat sıhhat hakkı daha önceliklidir. Eğitim hakkının ortaya çıkmaması halinde de büyük riskler var. Yani bir toplumda çocukların çok uzun mühletler eğitim almaması, ortaya çıkabilecek öbür kritik noktaları gösteriyor ve bunun telafisi ne kadar uzarsa o kadar zorlaşır, vakit içerisinde bunlar biriktikçe dağ üzere yığılır ve birtakım hususları telafi etmek çok daha güç hale gelebilir. O yüzden okulların açılmaması halinde kayıplarımız, risklerimiz nelerdir? Bunlarla ilgili de fikir yürütmek zorundayız” ikazında bulundu. Okulların açılmamasının ne cins toplumsal, antropolojik, ruhsal kayıplara yol açacağı konusunda bilim insanlarıyla çalıştıklarını, dünyadaki bilimsel çalışmaları izlediklerini anlatan Bakan Selçuk, Kurban Bayramı ve sonrasında da çalışmaya devam edeceklerini belirtti.
'TEMASSIZ OYUNLAR KİTAPÇIĞI'
Dünyanın salgına hazırlıksız yakalandığını, buna karşın Türkiye’nin ulusal ölçekte televizyon kanalı kurup uzaktan eğitim veren 2 ülkeden birisi olduğunu lisana getiren Ziya Selçuk, çocukların okula ahenk sürecinde oyun temelli bir yaklaşımı hayata geçireceklerini açıkladı. Selçuk, “Biz elbette çocuklarımızın özellikle ruh sıhhatini önemsiyoruz. Çocuklarımızın akademik hususlara çabucak birinci gün girmesini beklemiyoruz. Evvel oyun temelli bir yaklaşımla çocuklarımızın okul ortamına, öğretmenlerine, arkadaşlarına ahengini önemsiyoruz. Bunun için de her yaş kümesi için başka oyunlar v
Karar
