İYİ Parti Genel Lideri Meral Akşener partisinin küme toplantısında yaptığı konuşmada, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a İstanbul Kontratı davetinde bulundu.

Akşener kelamlarını şöyle sürdürdü:

“Çıkıp diyeceğiz ki tek bir bayan gözyaşı döküyorsa o nizamı yıkar yenisini kurarız. Bunu sağlamak için çok fazla şeye gereksinim yok. Maddeleri hakkıyla uygulamak kâfi. Bu bir zihniyet sorunudur. Nefreti, düşmanlığı bırakıp milletimizin her bir ferdini sevmek gerekir. Sayın Erdoğan'ı bir defa daha yaptığı seçkin iyi işlerden biri olan İstanbul Sözleşmesi'nden çekilmek yerine kontratın hususlarını hakkıyla uygulamaya çağırıyorum. Bir avuç ahlaksızın hayallerini gerçekleştirmek ismine bayanlarımızı mağdur etmenize müsde vermeyeceğiz. Bir avuç özgüvensizin egolarını eylemek uğruna İstanbul Sözleşmesi'ni feda etmenize müsde vermeyeceğiz. Zira İstanbul Mukavelesi yaşatır.”

Akşener'in açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

“Çıkıp diyeceğiz ki tek bir bayan gözyaşı döküyorsa o sistemi yıkar yenisini kurarız. Bunu sağlamak için çok fazla şeye gereksinim yok. Maddeleri hakkıyla uygulamak kâfi. Bu bir zihniyet problemidir. Nefreti, düşmanlığı bırakıp milletimizin her bir ferdini sevmek gerekir. Sayın Erdoğan'ı bir defa daha yaptığı seçkin iyi işlerden biri olan İstanbul Sözleşmesi'nden çekilmek yerine kontratın unsurlarını hakkıyla uygulamaya çağırıyorum. Bir avuç ahlaksızın hayallerini gerçekleştirmek ismine bayanlarımızı mağdur etmenize müsde vermeyeceğiz. Bir avuç özgüvensizin egolarını eylemek uğruna İstanbul Sözleşmesi'ni feda etmenize müsde vermeyeceğiz. Zira İstanbul Kontratı yaşatır.”

“HERHANGİ BİR SORUN OLMADAN KARANTİNADAN ÇIKTIM”

“Biliyorsunuz 14 gün boyunca Ankara'da karantinadaydım. Rastgele bir sorun olmadan karantinayı tamamladık. Koronaya yakalanan muhafaza polisim de sıhhatine kavuştu. Vatandaşımızdan istediğimiz hassasiyeti birebir formda uygulamak bizim içinde sorumluluk Bugün birinci kez meskenin kapısından çıktım.”

ERDOĞAN'A CUMHURBAŞKANLIĞI HÜKÜMET SİSTEMİ DAVETI

“Yaşadığımız meselelerin kaynağı iki yıldır ülkenin başına bela olan bu sistemdir. Bu tertip biterse para da gelir, yatırım da gelir. Bir ülke hukukuyla inanç verirse her alanda yolu açılır. Sayın Erdoğan da bu sistemin yürümediğinin farkında. Son vakitlerde çıkarılan Cumhurbaşkanlığı Kararnameleri ne için çıkarılmış? Daha evvel çıkarılan kararnamelerde değişiklik yapmak için yeni kararnameler çıkarılmış. Yani yanlış kararları düzeltmek için. Bu türlü bir sistem hizmet üretebilir mi, milletin sesini duyabilir mi, vatandaşın sıkıntısını çözebilir mi? Hayır. Devlet deneme yanılmayla yönetilemez. Yönetmeye kalkarsanız bu türlü tökezlersiniz, Türkiye'yi uçurumun kenarına sürüklersiniz. İşlerin yürümediğinin farkında olmak gelecek için olumlu bir işarettir. Bir davette bulunmak istiyorum; sorunun farkına varmak çözmenin yarısıdır. Türkiye'nin bu sarmaldan çıkışı iyileştirilmiş ve güçlendirilmiş parlamenter sistemdir. İtiraf edemesen de farkında olduğunu biliyorum. Gel muhalefetle el ele ver, milletimizi içine soktuğunuz bu krizden çıkaralım.”

“İLK FIRSATTA AYASOFYA'YI ZİYARET EDECEĞİM”

Ayasofya Camisi’nin ibadete açılmasına değinen Akşener, “Orada olmayı, Ayasofya’da ibadet etmeyi, dualar etmeyi ben de istedim. Fakat mlesef olmadı. İnşallah birinci fırsatta ziyaret edeceğim” dedi.
Diyanet İşleri Başkanı'na Atatürk yansısı: Utanmadılar!

Akşener, Ayasofya Camisi’nin açılmasının akabinde başlayan tartışmalara da değinirken şunları söyledi:

“İlk günden itibaren daima dedik ki, ‘Ayasofya’yı ibadete açın, ancak siyasete kapatın.’ Lakin iktidar, Allah’ın konutuna siyaset sokma hastalığından bir türlü kurtulamadı. Ortak kıymetlerimizi suistimal etmekten geri kalmadı. Karar sürecinde gösterdikleri riyakarlığı, açılış programındaki kelamlarıyla değişik bir boyuta taşıdılar. Hoş Ayasofya’nın, o hoş gününde, hepimiz şu cümleleri bekledik; ‘Selam olsun Anadolu’nun kapılarını açan Alparslan’a, selam olsun İstanbul’u fetheden Fatih’e, selam olsun, İstanbul’a ve Ayasofya’ya istiklalini tekrar kazandıran Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e…’ Söylenmesi gereken buydu. Ecdadımıza ve tarihimize hürmetin gereği buydu. Devlet insanlığına, cumhurun başkanlığına yakışan buydu. Ancak bu bile efendilere sıkıntı geldi. Bırakın hürmetle selamlamayı, saygısızlık etmekte hiçbir beis görmediler. Böylesine hoş bir günde bile düşmanlık etmekten utanmadılar.”

“LANETLERDEN BAHSEDENLERE YAZIKLAR OLSUN”

“Ayasofya’da, makamının ve sıfatının gereğini yapıp, gönülleri kazanmak yerine, lanetlerden bahsedenlere sesleniyorum” diyen Akşener kelamlarını şöyle sürdürdü:

“Türk tarihine, hakkıyla sahip çıkmak bir gururdur. İstiklal uğraşımızın başkanı Gazi Mustafa Kemal’i anmak, bir erdemdir. Sizler bu erdemle yaşamamayı tercih edebilirsiniz. Bu sizin sıkıntınız. Merhum Elçibey’in dediği üzere; ‘Allah’ın bahşettiği onuru istemeyene, biz zorla erdem verecek değiliz.’ Fakat unutmayın ki; bağımsızlığı sağlamak için ödenmiş bedeller var. O bedeli tereddütsüz göze alıp, toprağa düşenlere, hürmet göstermek zorundasınız. Bu bir lütuf değil hem dinimizin hem de töremizin gereğidir. Allah-Muhammed aşkına, Muhammed-Ali aşkına; Atatürk’le alıp veremediğiniz nedir? Vatanı işgale yeltenen Yunanlılar, Fransızlar, İngilizler, Mustafa Kemal’e düşman olsa anlarım. Fakat siz neden düşmansınız? Buradan iktidardakilere sesleniyorum; Diyanet İşleri Başkanlığı bizim için değerli bir makamdır. Ancak şunu söylemeden de geçemem; siz utanmadan Ayasofya’yı düşmandan kurtaran ecdada saygısızlık ederken, 16 Türk adasında Yunan bayrakları, dalgalanmaya devam ediyor. Onlar ulu bayrağımızı ateşe vererek ulusal onurumuza hakaret ediyor, ancak siz hala Mustafa Kemal’le uğraşıyorsunuz. Yazıklar olsun.”

Karar