CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, daha fazla kan akmaması için Ermenistan’ın, işgal ettiği Azeri topraklarından çekilmesi gerektiğini söyledi.
Kılıçdaroğlu, partisinin TBMM Küme Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, ülkenin zor günler yaşadığını fakat bu sıkıntı günlerin aşılacağı konusunda en ufak bir tasa duymadığını çünkü Türkiye’nin güçlü bir ülke olduğunu lisana getirdi.
Kılıçdaroğlu, Ankara’nın başşehir oluşunun 97. yıl dönümünü kutladı.
“ERMENİSTAN’IN YAPTIKLARI İNSANLIK SUÇUDUR”
Azerbaycan’dan güzel haberler gelmediğini söz eden Kılıçdaroğlu, toprakları işgal altında olan bir devletin, uğraş verdiğini anımsattı.
Dünyanın bütün demokratlarının, bu haklı talebin yanında konumlanması gerektiğinin altını çizen Kılıçdaroğlu, kelamlarını şöyle sürdürdü:
“Bu toprakların işgalden kurtulması lazım. Sayın Aliyev ‘ben savaşacağım’ demiyor. ‘İşgal ettikleri topraklardan ayrılırlarsa bir sıkıntımız yok; Ermeni halkıyla bir meselemiz yok; bu işgalden topraklarımızı kurtarmak durumundayız’ diyor. Haklı mı? Haklı, üniversal hukuka uygun, insan haklarına uygun. Hasebiyle daha fazla kan akmaması için Ermenistan’ın, işgal ettiği Azeri topraklarından çekilmesi gerekiyor. Öteki bir şey yapıyorlar, sivilleri bombalıyorlar. Bir insanlık kabahati, bir terör kabahati. Suçsuz insanları öldürmek asla ve asla insan olan hiç kimsenin kabul edemeyeceği bir tablodur.
Rusya’da masa kuruldu. Ermenistan ve Azerbaycan oradaydı ancak Türkiye masada yoktu. Madem ki biz bu sorunu kendi meselemiz olarak görüyoruz, bu sorunun tahliliyle ilgili her türlü katkıyı yapmaya hazırız, o masada niçin Türkiye yok? Bunu da bütün vatandaşlarımızın hafızalarının bir yerinde tutmalarını isterim.”
“10 EKİM’DE BARIŞ İSTEYEN 101 VATANDAŞIMIZ ÖLDÜRÜLDÜ”
Kılıçdaroğlu, 10 Ekim Cumartesi sabahı Ankara Garı’na gittiklerini, 5 yıl evvel bombaların patladığı yere karanfiller koyduklarını anlatarak, “En büyük terör vakalarından birisiydi. Barış, dostluk, kardeşlik isteyen bir kitleye iki canlı bomba müdahale etti, 101 vatandaşımız hayatını kaybetti.” dedi.
Hala hadisenin bütün boyutlarıyla aydınlığa kavuşmadığına dikkati çeken Kılıçdaroğlu, “Terör kimden, nereden gelirse gelsin, kaynağı ne olursa olsun, terörü bir insanlık cürmü olarak görüyoruz ve teröre karşı çabayı de bir ulusal gayret üzere görüyoruz.” diye konuştu.
Terör tarifiyle ilgili kendileri ile öbürleri ortasında temel bir fark olduğunu belirten Kemal Kılıçdaroğlu, “Biz insanların kanılarına hürmet gösteririz. Terörist, eline silah alıp saf insanları öldürüyorsa teröristtir, dünyanın her yerinde teröristtir. İnsanların kanılarına, inançlarına, kimliklerine hürmet göstereceğiz ancak terör; ‘dur kardeşim…’ teröre asla müsaade vermeyiz. Bu çabayı bir ulusal uğraş, bir toplumsal gayret haline dönüştürdüğümüz vakit Türkiye terörden arınmış olur. Dolayısıyla bu terör vakasının kimden, nereden, nasıl kaynaklandığının bütün detaylarıyla ortaya çıkarılması devleti yönetenlerin misyonudur. Teröre karşıysanız, bütün detaylarıyla ortaya çıkarın.” değerlendirmesini yaptı.
Kılıçdaroğlu’nan konuşmasından satır başları:
“ALLAH KİMSEYİ KİBİRLİ YAPMASIN”
Kelamlarının devamında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a reaksiyon gösteren Kılıçdaroğlu, “Beyefendi sen niçin sabretmiyorsun? Bir hak talebinde bulunma diyor sana. Ben yönetiyorum artık sıra sende sabredeceksin. Yoksullukla, açlıkla, işsizlikle sabredeceksin. Beyefendi pekala sen nerede sabır gösteriyorsun? Yazlık, kışlık, uçan sarayların var. Bütün bunların yükünü senin ‘Sabredin’ dediğin vatandaş çekiyor. Boğazındaki lokmayı bile vergi diye alıyorsun! Aldığın vergiyi de onun için değil yandaşın için harcıyorsun. Allah kimseyi kibirli yapmasın” diye konuştu.’
“ŞU KEPAZELİĞE BAKIN”
Kılıçdaroğlu, Aile, Çalışma ve Toplumsal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk’u da eleştirdi. “2.5 yılda emekliye aylık vermişler bu da övünç problemi yapıyor. Sen bu emeklinin hangi şartlarda emekli olduğunu biliyor musun kardeşim” diyen Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
“Devlete ne kadar vergi ödediğini biliyor musun? O primleri senin nasıl çarçur ettiğini biliyor musun? Artık lütfetmiş ben sana emekli aylığı veriyorum demiş. Şu kepazeliğe bakın Allah aşkına ya. Bunlar devleti yönetiyor. Bütün emekli kardeşlerime seslenmek istiyorum. Senin hakkını sana verirken bile ben sana para veriyorum bana oy ver diyor. Akla bak! Emekliye lütuf diye sana maaş verdik diyorlar. Hakkı lütuf olarak sunuyorlar.”
BAKAN SELÇUK NE DEMİŞTİ?
Aile, Çalışma ve Toplumsal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, emeklilere son 2 yılda 674,5 milyar lira aylık ödemesi gerçekleştirildiğini açıklamıştı.
Selçuk, yaptığı yazılı açıklamada, Bakanlık olarak emeklilerin yanında olmaya devam edeceklerini öne sürmüştü.
Bu yıl ağustosta 8,2 milyon personel, 2,6 milyon Bağ-Kur ve 2,3 milyon memur emeklisi olmak üzere toplam 13,1 milyon emekliye 30,5 milyar lira aylık ödemesi yaptıklarını belirten Selçuk, “Son 2 yılda ise emeklilerimize toplam 674,5 milyar lira aylık ödemesi gerçekleştirdik” tabirlerini kullanmıştı.
Selçuk, 2018’in Ramazan Bayramı’nda emeklilerin birinci bayram ikramiyesini aldığını, ortadan geçen 6 dini bayramda ödenen ikramiye meblağının 64,2 milyar liraya ulaştığını bildirmişti.
Emeklilerin refah düzeylerinin artırılması için çalıştıklarını argüman eden Selçuk, “Çalışarak ülkemizin kalkınmasına katkı sunan, alın teri döken, ülkemizin her bir karışında emeği ve hizmeti olan emeklilerimizin yanında olmaya devam edeceğiz” demişti.
Karar
