CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, erken seçim tartışmalarıyla ilgili Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, “Erken seçim yok, seçimler seçim takvimine nazaran 2023 Haziran’da yapılacak. Erken seçimi kabile devletleri yapar” açıklamasına reaksiyon gösterdi. Kılıçdaroğlu,  “Niye seçimden korkuyorlar? Gideceklerini biliyorlar. Bu seçim Kılıçdaroğlu’nun talebi mi? diyorlar. Hayır kardeşim, bu talep Kılıçdaroğlu’nun değil, esnafın, çiftçinin, işçinin talebidir…” dedi.

CHP’nin Türkiye’ye karşı en ağır sorumluluğu üstlenmesi gereken bir parti olduğunu belirterek, “Çünkü biz takımlarımızla var olan meseleleri çözme konusunda azimli, kararlı ve özgüveni yüksek bir duruş sergilemek zorundayız.” dedi. 

Yenikapı Avrasya Şov ve Sanat Merkezinde gerçekleştirilen “Adım Adım İktidara Projesi Tanıtım ve Birinci Eğitim Toplantısı”nda konuşan Kılıçdaroğlu, 6 bin 800 yol arkadaşlarının 961 mahalleyi gezeceğini söyledi. 

Kılıçdaroğlu, “Amacımız ne, amacımız ne? Evvel şunları tabir edeyim, şöyle bir soruyla karşılaşırsanız nerede olursa olsun, ülkenin iyi gitmediği muhakkak, sorun yaşadığımız da belirli, genelde şu soru söylenir ya da şöyle bir tenkit yapılır, ‘Efendim şu CHP var ya CHP’, ne olmuş CHP’ye ‘CHP daima eleştiriyor, hiç teklif getirmiyor.’ Ona şu soruyu sorun, ‘Hangi meseleye tahlil getirmedi? Bana sorunu anlatın, tahlili size çabucak söyleyeyim.” sözlerini kullandı. 

Siyaset tarihinde son 10 yılda en büyük değişimi yaşayan partilerden birisinin CHP olduğunu lisana getiren Kılıçdaroğlu, tenkit kültürünün büsbütün ötesinde, her probleme uzman takımlarıyla tahlil üreten Türkiye’deki tek parti olduklarını söyledi. 

CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, bu tahlilleri tarihi birikimleri, kozmik pahaları, dünyada bu türlü bir meseleyle karşılaşıldığında o ülkelerin geliştirdikleri tahlilleri özümseyerek yeni bir yol haritası belirlediklerini aktararak, şunları kaydetti:

“Biz Türkiye’ye karşı en ağır sorumluluğu üstlenmesi gereken bir partiyiz. Yani Cumhuriyet Halk Partililer, Türkiye’ye karşı en ağır sorumluluğu üstlenmesi gereken partiyiz. Zira biz takımlarımızla var olan meseleleri çözme konusunda azimli, kararlı ve özgüveni yüksek bir duruş sergilemek zorundayız. Hangi sorun oldu da CHP sorunun tahlili konusunda kanısını tabir etmedi? Münasebetiyle benim sizlerden birinci isteğim eleştiri kütürünü ‘Efendim iktidar şunu yaptı, bunu yaptı’. Yanlışsız yaptı, aslında 83 milyon bunun şahidi, bunları söyleyeceğiz gerçek lakin siz ne yapacaksınız, o denli ya biz ne yapacağız? Asıl anlatmamız gereken bu, 2’nci Yüzyıla Davet Beyannamesi. 2’nci Yüzyıla Davet Beyannamesi’nin önce felsefesini çok iyi bilmek gerekiyor. Şayet bu ideolojiyi bilirsek 2’nci Yüzyıla Davet Beyannamesi’ni pek hoş anlatırız.”

“GEÇMİŞTEN DERS ÇIKARIP SAĞLIKLI GELECEK İNŞA EDECEĞİZ”

CHP’nin 37’inci Olağan Kurultayı’nda kabul edilen 2’nci Yüzyıla Davet Beyannamesi’ne ilişkin bilgi veren Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

“2’nci Yüzyıla Davet Beyannamesi’nin birinci özelliği şudur, bir yüz yılı geride bıraktık. Bugünü yaşayan jenerasyonlar bir yüzyılı geride bıraktılar. Geçen yüzyılda ne yaptık biz? Ulusal Kurtuluş Savaşı verdik, Cumhuriyeti kurduk, çok partili hayata geçtik, yeri geldi ekonomik olarak iflas ettik, moratoryumlar ilan ettik, darbeler oldu, siyasi idamlar oldu, gencecik filiz üzere çocuklarımız ülkenin bağımsızlığı için hayatlarını verdiler. Bir yüzyılın tesirlerinin hafızalarımızda korunması gerekiyor. Bizim bu türlü bir sorumlululuğumuz da var. Acıları var, sevinçli günlerimiz var, başarılarımız var, kederlerimiz var, bütün bunları 83 milyon olarak belleklerimizde tutmak zorundayız. 2’nci Yüzyıla Davet Beyannamesi hazırlanırken birinci yüzyılın unutulmaması gerektiği bilhassa belirtildi.”

Birinci yüzyılın bıraktığı 5 temel sorunu da Türkiye’nin gündemine getirdiklerini aktaran Kılıçdaroğlu, “Birinci yüzyılın bize bıraktığı 5 temel sorun neydi? Eğitimde, dış siyasette, demokraside, toplumsal barışta ve iktisatta meselemiz vardı. Bitirdiğimiz bir yüzyıl, ikinci yüzyılın başlangıcında 5 temel meseleyle 83 milyonu karşı karşıya bıraktı. Demek ki 2’nci Yüzyıla Davet Beyannamesi’nin öznesi geçmişin bize bıraktığı mirası bir sefer iyi kavramamız lazım. Bunu iyi kavrayamazsak, yani geçmişten ders çıkaramazsanız sağlıklı bir gelecek inşa edemezsiniz. Geçmişten ders çıkaracağız ki sağlıklı bir geleceği inşa edelim.” diye konuştu. 

“HERKESİN ÖMÜR USULÜNE HÜRMET DUYMAK BİZİM GÖREVİMİZ”

Bu davet beyannamesinin temel bir öbür özelliğinin daha bulunduğunu söz eden CHP Başkanı Kılıçdaroğlu, bu davet beyannamesinin Türkiye’de hiçbir toplumsal sınıfı dışlamayan bir beyanname olduğunu vurgulayarak, “Hiçbir toplumsal sınıfı, kişiyi, aileyi, kimliği, ömür şeklini, inancı dışlamayan bir beyannamedir bu beyanname. Beyannamenin temel özelliği bir Cumhuriyet Halk Partisi beyannamesinin ötesinde Türkiye’yi ikinci yüzyıla güçlü bir biçimde sokacak, sıkıntılarını çözecek, bölgesinde ve dünyada güçlü bir Türkiye inşa edecek ve birlikteliği koruyacak bir beyanname, bir söylemdir.” formunda koruştu. 

Etnik kimlik, hayat stili, inanç üzerinden siyasetin, tarihin tozlu raflarında kalmak zorunda olduğunu lisana getiren Kılıçdaroğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Kısır çekişmelerle iktidarda kalmak için, iktidarını sürdürmek için insanların inancıyla, kültürüyle, hayat üslubuyla, kimliğiyle oynarsanız Türkiye’yi geriye götürürsünüz. Kutuplaşan bir Türkiye bize göz diken hükümran güçlerin dilek ettikleri bir Türkiye’dir. Biz bütün farklılıklarımızı zenginlik olarak kabul eden ve kendimize yol haritası çizen bir beyannameyle, yani 2’nci Yüzyıla Davet Beyannamesi ile toplumun karşısına çıktık 97. yılımızda. Herkesin etnik kimliği kendi onurudur, herkesin inancı kendi inancıdır, Allah ile kul ortasına kimsenin girme hakkı ve yetkisi yoktur. O denli bir yetki hiç kimseye verilmemiştir. Herkesin hayat biçimine hürmet duymak, her siyasetçinin temel misyonudur. Biz bunları, bu kıymetleri zenginlik olarak kabul ettiğimizde kendimize yol haritasını çağdaş uygarlık olarak görüp, o çizgi üzerinde götürmek zorundayız.”

“GİDECEKLERİNİ BİLDİKLERİ İÇİN ERKEN SEÇİMDEN KORKUYORLAR”

Erken seçim tartışmalarına da değinen Kılıçdaroğlu, “Niye seçimden korkuyorlar? Gideceklerini biliyorlar. Bu seçim Kılıçdaroğlu’nun talebi mi? diyorlar. Hayır kardeşim, bu talep Kılıçdaroğlu’nun değil, esnafın, çiftçinin, işçinin talebidir… Evet kardeşim mertsen, ülkenin sıkıntılarını çözemedin” dedi.

Karar