Üç yılı aşkın müddettir tutuklu bulunan iş insanı Osman Kavala’nın “Anayasal tertibi ortadan kaldırmaya teşebbüs” ve “casusluk” suçlamalarıyla yargılandığı davanın ikinci duruşması bugün İstanbul 36. Ağır Ceza Mahkemesi’nde başladı.
Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını nedeniyle duruşma salonuna yalnızca aileler, yabancı gözlemciler ve milletvekilleri alındı. Kavala, duruşmaya Silivri Cezaevi’nden Ses ve İmaj Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldı.
Mahkeme lideri, İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi’nin Seyahat Davası ile birleştirilmesi tarafında muvafakat verdiğini açıkladı.
LEYLA ALATON: 15 TEMMUZ’DA TÜRKİYE’DEYDİK
Duruşmaya Leyla Alaton’un şahit olarak dinlenmesiyle başladı. Alaton sözünde bir evvelki celsede söz veren Cem Bozkurt’un şirketlerinde çalıştığını, lakin kendisini dolandırıcılık nedeniyle dava ettiklerini söyledi. Alaton, Bozkurt’un sözünde “Alatonlar 15 Temmuz’da Türkiye’de değildi” demesine cevaben “Kardeşim de, ben de 15 Temmuz’da Türkiye’deydik” dedi.
“İKİSİNİ HİÇBİR VAKİT BİR ORTADA GÖRMEDİM”
Alaton’a Osman Kavala’nın avukatı Deniz Tolga Aytöre “Henri Barkey ile Osman Kavala ortasında bir alakaya şahit oldunuz mu?” diye sordu. Alaton, “Şahit olmadım. İkisini hiçbir vakit bir ortada görmedim de duymadım da” dedi.
“15 TEMMUZ’DA HENRİ BARKEY OTELDE KONAKLADI”
Duruşmada şahit olarak dinlenen otel çalışanı Osman Ereğli, 15 Temmuz darbe teşebbüsünün olduğu gece Henri Barkey’in otelde konakladığını söyledi. Ereğli, üzerinde Pensilvanya yazılı çanı resepsiyona kimin bıraktığını görmediğini beyan etti.
Şahitler Leyla Alaton, Leman Özbay, Filiz Çapa Ak, Gamze Coşkun ve Osman Ereli’nin dinlenmesinin akabinde Osman Kavala’nın beyanına geçildi.
“HİÇBİR KANIT OLMAMASINA KARŞIN TUTUKLU SANIK OLARAK CEZAEVİNDE KALDIM”
Kavala, beyanında şunları söyledi: “Üzerime atılı kurgulanmış kabahatlerden ötürü 3 yılı aşkın müddettir tutuklu yargılanıyorum. Seyahat iddianamesinde birden fazla hukuksuz dinlemelere dayalı bulgular dışında benimle ilgili hiçbir kanıt olmamasına karşın dava bertle sonuçlanana kadar tek tutuklu sanık olarak cezaevinde kaldım.
“ÖZGÜR YAŞAMA HAKKIM GASP EDİLİYOR”
15 Temmuz darbe teşebbüsü suçlamasından iki sefer tahliye olmamın gösterdiği üzere, argüman makamı bu suçlamalara destek olacak olgu ve bulgu olmadığının farkındadır. Casusluk suçlamasının AİHM kararını boşa çıkarmış olmak için ortaya atıldığı açıktır. Hatalı olduğum algısının canlı tutulması için hukuka karşıt formda özgür yaşama hakkım gasp ediliyor.
“CASUSLUK SUÇLAMASI AİHM’İN KARARINI BOŞA ÇIKARTMAK İÇİN KURGULANDI”
Olayları objektif biçimde pahalandıran tarafsız bir gözlemcinin, hiçbir desteği olmayan ve maddedeki tarifine ters biçimde kullanılan casusluk suçlamasının AİHM’in derhal tahliye edilmem tarafındaki kararını boşa çıkartmak için kurgulanmış olduğunu anlayamaması muhtemel değildir.
“DELİLLERİN KARARTILACAK OLMASI SANAL BİR İHTİMALDİR”
Suçlamalara destek olacak somut kanıt yokluğunda, argüman makamı bir ekip komplo teorileriyle ve suçlamaları birbirlerinin deliliymiş üzere iç içe geçirerek algı yaratmaya, bu formda yargıyı yönlendirmeye çalışmaktadır. Tahliye talebimin reddedilmesinde münasebet olarak sayılan kanıtların karartılacağı kuşkusu makul bir kuşku değildir. Var olmadıkları için bugüne kadar bulunamayan kanıtların karartılacak olmaları gerçeklikten büsbütün kopuk sanal bir ihtimaldir.
“TAHLİYEMİN HER REDDEDİLİŞİ DAHA AĞIR BİR HAK İHLALİ OLUŞTURUYOR”
Geçen vakit paralel bir cezalandırmaya dönüşen bu hukuksuz uygulamanın vahametini sıradanlaştırmamakta, daha da arttırmaktadır. Özgürlüğümden yoksun yaşadığım her geçen gün benim için daha değerli bir kayıp haline gelmektedir. Bana yöneltilen suçlamaların dayanaksız olduğu gitgide daha fazla aleniyet kazanırken, tahliye talebimin her reddedilişi bir evvelkinden daha ağır bir hak ihlali oluşturmaktadır. Tahliyemi talep ediyorum.”
AVUKAT AYTÖRE: CEZA HUKUKU PRENSİPLERİNE NET
Osman Kavala’nın beyanının akabinde Av. Deniz Tolga Aytöre savunmasında, “Henri Barkey ve Osman Kavala’nın görüştüğü tarafında algı yaratma uğraşları bugün Leyla Alaton’un şahit tabiriyle bir sefer daha çökmüştür. Osman Kavala ile ne vakit tahliye doğacak formda bir basamağa gelinse o vakit karşımıza yeni bir şey çıkıyor. Osman Kavala’nın tahliyesini engelleyecek bu durum, ceza hukuku prensiplerine ihanettir. Bugün de birleştirme kararı çıktı karşımıza. Birleştirme kararı belge açısından hiçbir gayeye hizmet etmeyen bir karardır” sözlerini kullandı. Aytöre, savunmasını Kavala’nın tahliyesini talep ederek savunmasını bitirdi.
SAVCININ MÜTALSI BEKLENİYOR
Av. İlkan Koyuncu ve Av. Köksal Bayraktar’ın savunmalarının akabinde duruşmaya orta verildi. Ortanın akabinde duruşma, savcının mütalsı ile devam edecek.
Karar
