SALİHA SULTAN / KARAR
Pandeminin akabinde yine açılan sinema salonlarında izlenme oranları bölümde hayal kırıklığı Pandeminin akabinde yine açılan sinema salonlarında izlenme oranları bölümde hayal kırıklığı yarattı. Son 10 günde izleyici sayısı 60 bini geçemeyen sinemalarda yerli imaller bu hafta da yarattı. Son 10 günde izleyici sayısı 60 bini geçemeyen sinemalarda yerli imaller bu hafta da vizyonda yer almayarak, beyazperdeyle aralığını koruyor. Japon direktör Akira Kurosawa’nın vizyonda yer almayarak, beyazperdeyle aralığını koruyor. Japon direktör Akira Kurosawa’nın Oscarlı başyapıtı ‘Run’ ise salonlara izleyici çekmek için 35 yıl sonra tekrar vizyona giriyor.
Mart ayından itibaren Kovid-19 pürüzüne takılan yerli sinema dalı, 1 Temmuz’dan beri beyazperdenin müdavimlerini yine salonlara çekmeye çalışıyor. Yaklaşık bir aydır toplumsal ara tedbirleriyle gösterimlere başlayan şirketlerin gayretleri ise şimdi istenen düzeye ulaşamadı. Son 10 günde 60 bini geçemeyen izleyici sayıları yerli üretimleri da huzursuz etti. Geçen hafta olduğu üzere bu hafta da vizyonla ortasına uzaklık koyan Türk sinemasının eksikliği, kesimi yeni tahliller üretmeye sevk etti. Beyazperdede bugün ‘İmparator’ lakaplı kült direktör Akira Kurosawa’nın 1985 üretimi ‘Run’ sineması klasikseverleri salona çekmeyi hedefliyor. 1986’da Oscar’dan Bafta’ya, Japon Akademi’den Los Angeles’a bütün mükafatları toplayan dram aksiyon tipindeki sinema, Kurosawa’nın başyapıtı olarak biliniyor. Shakespeare’in ünlü oyunu Kral Lear’ın özgür bir Japon uyarlaması olan sinema, başarılı hükümdarlık mesleği anbean sarsılan bir babanın, çocukları tarafından uğradığı ihanet ve bu güç savaşlarının karakterlere verdiği ölümcül ziyanları ele alıyor. Bugün vizyona girecek sinemalardan ikisi ise, Kasım 2019’da vizyona girmiş ve gişe macerası yarım kalmış ‘Midway’ ve ‘Oda’ sinemaları. ‘Kurtuluş Günü’ sinemasının ünlü direktörü Roland Emmerich’in geçen yıl epey konuşulan son sineması ‘Midway’ II. Dünya Savaşı’nın dönüm noktası olarak bilinen, Amerika Birleşik Devletleri ve Japonya İmparatorluğu ortasında yapılan Midway Muharebesi’ni ve savaşın seyrini değiştiren askerlerin kahramanlık öyküsünü ele alıyor. Patrick Wilson, Ed Skrein, Luke Evans, Woody Harrelson üzere usta isimlerin rol aldığı ve savaş ‘güzellemesi’ yapan sinema, geçtiğimiz yıl Oscar’a da aday gösterilmişti. İkinci defa vizyona giren sinemalardan tansiyon cinsindeki ‘Oda’’nın direktör koltuğunda Christian Volckman oturuyor. Olga Kurylenko, Kevin Janssens, John Flanders’ın rol aldığı sinema, dileklerini gerçekleştiren bir oda keşfeden bir çiftin yaşadıklarını mevzu ediyor.
HAYALLERİNİN PEŞİNDE BİR DOWN SENDROMLU
Sinemada birinci kere vizyona giren Tyler Nilson, Mike Schwartz’ın yönettiği ‘Hayallerin Peşinde’ sineması, çağdaş bir Mark Twain macerası olarak beyazperdede. Sinemanın kahramanı Zak, 22 yaşında, en büyük hayali büyük bir güreşçi olmak olan bir down sendromlu. Gayesine ulaşabilmek ismine en sonunda bakımevinden firar eden Zak, seyahati sırasında haydut Tyler ile tanışır ve bir haydutla birlikte hayallerini gerçekleştirmeye çalışır. Oyunculuğuyla olduğu kadar deneysel sanat etkinlikleriyle de ön plana çıkan Shia LaBeouf’u ve Zachary Gottsagen’ı başrolüne yerleştiren sinemanın senaryosu da direktörlerin elinden çıkma. Sinemada birinci kere izleyiciyle buluşacak romantik güldürü ‘Palm Springs’ bir düğün gününü tekrardan yaşadıkları bir döngüye hapsolan Nyles ve Sarah’nın romantik kıssasını bahis ediyor. Max Barbakow’un yönettiği sinemada Andy Samberg, Cristin Milioti, J.K. Simmons rol alıyor. Haftanın birinci kere vizyona giren son sineması ‘13. Mezar’ın direktör koltuğunda ise ise John Langridge oturuyor. Kurbanlarını gömmek için gittikleri mezarlıkta olağan durumlarla karşılaşan iki kiralık katilin kıssasını anlatan klasik kortu cinsindeki sinemada Kevin Leslie (II), Terri Dwyer, Michael McKell başrollerde.
Karar
