Davutoğlu’nun açıklamaları şöyle:

“Hiçbir vakit son nefesimize kadar Doğu Türkistan’dan bizleri koparamayacaklar ve Doğu Türkistan’daki zulüm karşısında lisanımızın kesilmesine asla sebep olamayacaklar.

2020 BM raporunda açık bir biçimde Çin’in Doğu Türkistan’da fiziki soykırım yaptığı tescil edildi. Öylesine sayılar verildi ki bugün Türkiye’de sessiz kalanlar, o raporları gördükleri halde susanlar ne millet, ne tarih ne de Allah önünde hesap veremezler.

“KADINLAR KISIRLAŞTIRMAYA TABİ TUTULDULAR”

BM raporlarına nazaran 18-49 yaş ortası bütün bayanlar özel aile planlaması ismi altında kısırlaştırmaya tabi tutuldular ve kısırlaştırma oranları kimi bölgelerde yüzde 80’lere ulaştı. Doğu Türkistan’ı vatanı addetmiş bizler söylemiyoruz bunu, BM söylüyor.

2 milyona yakın insan toplama kamplarına alınmış, sistematik tecavüz, sistematik baskılarla başta bayanlar olmak üzere bütün Doğu Türkistan’a zulmedilmiştir.

“ÇİN’İN MAKSADI ORAYI ÇİNLİLEŞTİRMEK”

Çin’in iki maksadı vardır: İnsansızlaştırma ve kültürsüzleştirme. Dedikleri şu: Doğu Türkistan nüfusu azalacak, o topraklar insansızlaşacak, mümkünse Uygurlar, Kazaklar, Kırgızlar oralardan sürülecek ve orası Çinlileştirilecek.

2015-2018 yılları ortasında Doğu Türkistan’daki nüfus kaybı yüzde 20’lere ulaşıyor ve kimi kentlerde mevt sayıları doğum sayılarını geçiyor. Bu açık bir insansızlaştırma siyasetidir.

“SESSİZ KALMAMIZ MÜMKÜN DEĞİLDİR”

Meskenlerde Çinli gençler tutuluyor, bayanların mahremiyeti yok ediliyor, domuz ve alkol bulundurulması kural haline getiriliyor. Bu kültürsüzleştirme siyasetidir. Bunlar yapılırken bizim sessiz kalmamız mümkün değildir.”

Detaylar geliyor…

Karar