Enflasyon, işsizlik sayıları üzere datalarda ‘mucize’ yaratan, son yıllarda ı ile de güvenirliği, şeffaflığı sorgulanan Türkiye İstatistik Kurumuna (TÜİK) bir tenkit de eski TÜİK Lideri ve DEVA Partisi Sektörel Siyasetler Lideri Birol Aydemir’den geldi.

Birol Aydemir, katıldığı bir televizyon programında iktisat paketi üzerinden iktidarı eleştirirken, TÜİK’in idare formu üzerinden güvenilirliğine de dikkat çekti. Eski TÜİK lideri,“TÜİK’e başka bir idare biçimi vermedikten sonra Türkiye’de hiçbir halde artık bu bilgilere kimse güvenmez” dedi.

‘REFORMLAR HAZİNENİN BORÇLANMA STRATEJİLERİ’

Artı Gerçek’te yer alan habere nazaran; Hükümetin sunduğu ıslahatların aslında kurumların yaptığı işler olduğunu belirten Aydemir, “Hazinenin yaptığı borçlanma stratejilerini şu anda ıslahat diye sunuyorlar” diyerek kelamlarına şöyle devam etti:

“Bu zati borç idaresi raporuna baktığınızda dövize karşı borçların düşürüleceği, risk azaltmak için sabit getirilerin artırılacağı… Bu yıllardan beri var. Birinci olarak, kurumların rutin olarak yaptıkları işleri bunlar program, ıslahat diye sunuyorlar. ikinci olarak, geçmişte yapılmış olan, ama daha sonra kısmen kendilerinin birtakım kaldırdıkları sistemleri geri getirmeye ıslahat diyorlar. Finansal İktisat Komitesi, Ekonomik Uyum Şurası bunları kendileri kaldırdı artık geri getirip ıslahat dediler. Üçüncüsü ise hala sistemde var olan şeyleri ıslahat diye söylüyorlar.”

‘DEVLETİN ÇÖKÜŞÜNÜ İZLİYORUZ’

Kurumların çöküşü ile devletin çöküşünü izliyoruz diyen Aydemir, “Kurumların bütün kültür ve geleneklerini yok ettiler. Kurumların siyaset oluşturma ve uygulamadaki kapasitelerini zayıflatan çeşitli uygulamalar getirdi. Kurumları kaldırdılar, kurumları bir birine bağladılar… Kurumlar bir kaç yılda kurulup, birleştirilip, kaldırılamaz. Kurum kültürü 30-40 yılda oluşur. Kurumları ayakta tutan kültürleri ve gelenekleridir. Bunların hepsi bilerek ortadan kaldırıldı, tesadüf değil. Bir devlette kurumlar zayıflarsa o devlet işlemez” dedi.

‘5 YILDA 5 LİDER DEĞİŞTİ’

TÜİK’teki misyonundan Şubat 2016’da emekli olur olmaz ayrıldığını söyleyen Aydemir, “Aradan beş yıl geçti ve bu beş yılda beş tane lider değişti. Hepsi de vekaletli. Kuruma 5 yıl boyunca asaleten atama yapılmadı. TÜİK üzere bir kurumun, bağımsız olması gereken bir kurumu beş yıl boyunca vekaletle yönetemezsiniz” biçiminde konuştu.

‘BAKANLAR VEKALET İLE YÜRÜTMEYE RAZI’

Vekalet ile yürütmeyi bakanların kendilerinin şuurlu bir formda istediğini söyleyen Aydemir, “Bu durum da kurumları zayıflatıyor. Bakanların isteme nedeni de vekalet ile gelen kişi ister istemez kendisini vekalet ile atayan bireye büyük bir bağlılık hissediyor, sadakat öne çıkıyor. Bir bahse itiraz edemiyor, karşı çıkamıyor. Bir mevzunun yanlış olduğunu bilse bile itiraz edemiyor zira ettiği günün ertesinde sarfiyat. Ve bizim insanlarımızda makamdan gitmemek için kabul edemeyecekleri kaideleri kabul edip, çalışmaya devam ediyorlar” dedi.

Türkiye’deki sorunun yalnızca TÜİK içerisinde olmadığını söyleyen Aydemir, “Sorun Türkiye’deki kamu idaresinin sorunu, yönetimin sorunu, iktidarın kurumlara bakış, zihniyet sorunu” dedi.

‘TÜİK’İN BAĞIMSIZLIĞI ÇOK DAHA ÖNEMLİ’

Aydemir, konuşmasını bitirirken Tüik’in bağımsızlığına vurgu yaparak şunları söyledi: “TÜİK’in bağımsızlığı Merkez Bankası bağımsızlığından da BDDK’nın bağımsızlığından da çok çok daha değerlidir. TÜİK’e farklı bir idare biçimi vermedikten sonra Türkiye’de hiç bir formda artık bu datalara kimse güvenmez.”

Karar