Gereksinimlerimize uygun iktisat siyaseti izledikçe ataklarla karşılaştık. Faiz lobileri kuduruyor. Mandacı iktisatçılara aldırış etmeden amaçlarımıza yürüyeceğiz. Faiz sebep enflasyon sonuçtur. Avrupa’da, ABD’de enflasyona bakınca tezimizin yanlışsız olduğunu görüyoruz. Minimum fiyat arttı diye emekçi çıkarma olacağını sanmıyorum. İstenmeyen durumları engellemek için elimizdeki araçları kullanırız. Mağduriyete müsaade vermeyiz.

İKTİSAT TAHSİL ETTİM FAİZ SEBEP ENFLASYON SONUÇTUR

Muhalefetin erken seçim daveti Bu işin tarihi Haziran 2023 dedik, değişmeyecek. Sizin gücünüz erken seçim kararı almaya yetmez. Boşuna uğraşıyorlar. (BAE ile yeni dönem) İpleri koparmamıştık. İstihbarat teşkilatları görüştü. Şubatta iade-i ziyarette bulunacağım. (İsrail ve Mısır’a büyükelçi atanacak mı?) Kararımızı verdiğimizde büyükelçileri muhakkak bir takvimde atayacağız. BAE ile atılan adımın benzerini başkalarıyla de atacağız.

‘FAİZİ SAVUNMADIM, ASLA TAVİZ VERMEM… ENFLASYON SEÇİM ÖNCESİNDE DÜŞECEK’

Şayet ben iktisat tahsili görmüşsem faiz sebeptir

Erdoğan, iktisatçıların ekonomi bilimine karşıt olarak gösterdiği “Faiz sebep, enflasyon
sonuç” tezini yineleyerek “Eğer ben de iktisat tahsili görmüşsem ve birtakım bedeller
silsilesi içerisinde inandıklarım, bilgim varsa, faiz sebeptir, sonuç değildir. Enflasyon
neticedir” dedi. Cumhurbaşkanı, enflasyonun seçim öncesinde düşeceğini söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkmenistan dönüşünde uçakta değerlendirmelerde bulundu. Düşük faiz, ucuz TL ile ihracatı önceleyen fakat kur krizi ve enflasyon nedeniyle hayat pahalılığını artıran, derin yoksulluğa yol açan yeni ekonomik modele ait konuştu.

Erdoğan, iktidara geldikleri birinci günden itibaren tahminen de tarihlerinde birinci defa kendi gereksinimleri, öncelikleri ve gerçeklerine uygun bir iktisat siyaseti izlediklerini, buna birebir kararlılıkla devam ettiklerini savundu. Ekonomik olarak da bağımsızlaşma uğraşı verdiklerini, bu adımları attıkça içeriden dışarıdan vesayetçilerin dirençleriyle, iktisada yönelik türlü hücumlarla karşılaştıklarını ileri süren Erdoğan, şöyle devam etti:

“Bunların her birini milletimizle birlikte bertaraf ettik. Kur, faiz oyunlarına prim vermedik, vermiyoruz. Büyüme seyahatimizde yatırım, üretim, istihdam, ihracat daima önceliğimiz oldu. Felaket tellallarına, mandacı iktisatçılara, ekonomik tetikçilere aldırış etmeden amaçlarımıza yürümeyi sürdüreceğiz. Son günlerde kur üzerinde iktisadi temelleri bulunmayan hareketler nedeniyle yaşanan fiyat artışlarının oluşturduğu sıkıntıları da milletimizin lehine yatırım, istihdam ve üretimle çözeceğiz. Büyüyeceğiz, büyüdükçe milletimiz kazanacak.”

Erdoğan, iktidara geldikleri birinci günden bu yana iktisattaki tezlerinin bilhassa düşük faiz olduğunu, faiz-enflasyon bağını devamlı “faiz sebep, enflasyon neticedir” diye işlediğini, bu tezinin değişmediğini aktardı. Bugün de birebir tezi savunduğunun ve buna inandığını belirten Erdoğan “Eğer ben de iktisat tahsili görmüşsem ve bu iktisat tahsilinden de öte kimi bedeller silsilesi içerisinde de inandıklarım, bilgim varsa, faiz sebeptir, sonuç değildir. Enflasyon sonuçtur. Natürel burada kimileri bunun tam aksini savunuyorlar. Bunlar enflasyonun sebep, faizin sonuç olduğunu savunuyorlar. Pekala öyleyse dünyaya bakalım. Şu anda global iktisadın hâkim olduğu dünyada sanki enflasyon sebep, faiz sonuç midir? Yoksa faiz mi sebep, enflasyon mu sonuçtur? Şu anda Amerika’da, Avrupa’da enflasyonun geldiği nokta ortada. İsrail’e bakalım… İsrail’de faiz nedir, enflasyon nedir, oranlar ne durumdadır? Buna bakalım. Buna baktığımız vakit bizim tezimizin yanlışsız olduğunu oralarda zati görüyoruz. Şu anda da ben tekrar iddiamdayım” diye konuştu.
Erdoğan, geçmişte Türkiye’de gecelik faizlerin 7500’lere vardığını gördüklerini, o periyotta iktidarda CHP’nin olduğunu anımsattı. Erdoğan, şunları kaydetti:

“Genç nesil bunları yaşamadı lakin bunları biz yaşadık, gördük. CHP’nin sözcüsü de o devrin faillerindendir. Tayyip Erdoğan, en başından beri düşük faizden bahsediyor ve bu faiz inecek diyor. Hiçbir vakit faizin yükseltilmesini savunmadım, savunmuyorum ve savunmayacağım. Farklı düşünenler de çıksa Tayyip Erdoğan birebir noktadadır. Asla bu mevzudan taviz vermem. Zira bu benim tıpkı vakitte pahalar silsilesi içindeki üretimdir. Bundan taviz veremem ve vermeyeceğim. Biz bu işi başaracağız. Göreceksiniz enflasyon inşallah seçim öncesi nerelere düşecek. Çok açık net bütün kanıtlarıyla her şeyiyle ortada. Zira faiz lobileri kuduruyor. Ben ne dedim TÜSİAD’a? Haydi buyurun, para sizde, finans bölümü sizde. Niçin yatırım yapmıyorsunuz? Kâfi ki yatırım yapın, mevcut yatırımlarınızı büyütün ve bununla birlikte de istihdam oluşsun.”

Erdoğan “Bu ekonomik argümanı bir model biçiminde aktaracak mısınız halka, yoksa hareket seviyesinde mi kalacak?” sorusu üzerine, “Elbette aktaracağım. İnşallah, 15’er gün ortayla birtakım televizyon kümelerinde ortak yayınlara çıkacağım. Birtakım arkadaşlarımı ayrıyeten çıkaracağım” dedi. Erdoğan, taban fiyat, BAE ile bağlar, CHP başkanı Kılıçdaroğlu ve erken seçim hakkında ise şu bildirileri verdi:

(Asgari fiyat artınca işten çıkarmalar başlar mı) “Asgari fiyat arttı diye personel çıkarma üzere bir durumla karşılaşacağımızı da zannetmiyorum. İstenmeyen durumların oluşmasını engellemek için elimizdeki araçları kullanırız. Kimsenin mağdur olmasına müsaade etmeyiz.”

(Stokçuluk iddiaları) “Üretimi engelleyen ahlaksızlar var, edepsizler var. Arkadaşlara şunu da söyledim ‘eğer cezai müeyyideleri düşükse, bunların cezai müeyyidelerini artırmak suretiyle biz bu işin üzerine gidelim.’ Stokçuluk dinimizde de yasaktır.”

(BAE ile ilişkiler) “Arzu edilmeyen gelişmeler olmasına karşın sonunda iş iyi bir noktaya geldi. Gerçekten adeta aile hassasiyeti içerisinde bir ziyaret oldu. Bu muahede metninde olan hususlar inanıyorum ki Türkiye ile Birleşik Arap Emirlikleri ortasında yeni bir periyodun başlamasına ve bunu kalıcı kılmaya vesile olan bir adım oldu. Nasip olursa şubat ayı içerisinde benim bir iadeiziyaretim olacak.10 milyar dolarlık bir yatırım planı sundular. Bu yatırım planını da uygulamaya koymak suretiyle çok daha farklı bir geleceği inşa etmiş olacağız. Bu bahiste da hoş gelişmeler olacak. Natürel Bay Kemal saçma sapan şeyler konuşup duruyor. Birleşik Arap Emirlikleri ile ortamızda nasıl bir adım atıldıysa, başkalarıyla de (Mısır ve İsrail) buna benzeri adımları atacağız.”

(Kılıçdaroğlu’nun kendisi hakkındaki gayrı ulusal ifadesi) “Her şeyden evvel bu ortalar Bay Kemal helalleşmeden bahsediyor. Bir sorun bakalım helal nedir, haram nedir? Erdoğan’a kalkıp bunu söyleyen adam, sen kiminle helalleşeceksin? Bana ve tabanımıza gayri ulusal dersen biz seninle asla helalleşemeyiz. Bu halde saygısızlık yapan, bizden asla helallik beklemesin.”

(CHP’nin erken seçim mitingleri) “Bu işin tarihi Haziran 2023 dedik. Bu değişmeyecek. Bunu bir sefer de değil, defaatle söyledik. Kulağı var duymuyor, gözleri var görmüyor. Bunları bu kadar açık söyledik. Sizin gücünüz bu ülkede bir erken seçim kararı almaya kâfi mi, yetmez mi? Yetmez. Daha neyi konuşuyoruz, neyi tartışıyoruz. Boşuna uğraşıyorlar. Adeta boş teneke çalıyorlar.”

Karar