Gelecek Partisi Genel Lideri Ahmet Davutoğlu, Ferit Atay, Ali Tarakçı ve Selçuk Geçer ile Sorguluyorum programının konuğu oldu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıkladığı yeni ekonomik paketin aslında bir itirafname olduğunu da belirten Gelecek Partisi başkanı Davutoğlu “Sayın Cumhurbaşkanı’nın ıslahat paketi diye açıkladığı konularla halkın yaşadıklarını yan yana getirdiğimde aklımdan iki ihtimal geçti: Ya Sayın Cumhurbaşkanı öbür bir alemde yaşıyor ya da yeni iktidara geldi” dedi.
Davutoğlu’nun açıklamaları şöyle:
“Sayın Cumhurbaşkanı’nın ıslahat paketi diye açıkladığı konularla halkın yaşadıklarını yan yana getirdiğimde aklımdan iki ihtimal geçti: Ya Sayın Cumhurbaşkanı diğer bir alemde yaşıyor ya da yeni iktidara geldi. Bir sefer bir itirafname bu, bugüne kadar yapılan uygulamaların birçoklarından vazgeçme niyeti olduğunu açıkladı ve yeni bir periyot başlangıcı ismi altında geçmiş periyodun bütün hatalarını kabullendi.
Ben başbakanlığı bıraktığımda üretici enflasyonu yüzde 3.2 idi ve taban fiyata yüzde 30 artırım yapmıştık. Dünyada en fazla enflasyona sahip ülkelerden biri Türkiye. Türkiye ile birebir kategoride olan ülkeler Sierra Leone, Angola, Nijerya, Libya.
“EKONOMİYLE İNATLAŞILMAZ VİZYONLA YÖNETİLİR”
İktisatla inatlaşılmaz, vizyonla yönetilir. Cumhurbaşkanı nihayet TÜİK’in özerkleştirilmesi gerektiğine inanmış, bir yılda 3 lider değiştirdikten sonra. TÜİK üzerinde öylesine oynandı ki muteber bir tarafı kalmadı.
Yatırımcı bakıyor, “Bunların sayılarına emniyetli mi?” diye. Sayılarına güvenmedikleri vakit olumlu bir tablo bile olsa “Buraya yaklaşmayın” deniliyor. Cumhurbaşkanı diyor ki “Bütçe dışı fonların kullanımına sınırlama getirilecek” Pekala en büyük bütçe dışı fon ne? Varlık Fonu. Evvel damadı periyodunda Varlık Fonu’nda ne alındı, ne satıldı, ne yapıldı bu açıklanmalı, bilinmeli.
“BİR TANE MÜTEAHHİT ÇIKAMAZ”
Meydan okuyucu bir şey söylüyorum, Başbakanlığım devrinde iki yıl boyunca benimle kapalı kapılar gerisinde bir şeyler konuştuğunu söyleyen bir tane müteahhit çıkamaz.
Siyasi Ahlak Islahatı ve Pak Siyaset Evrakı raporu açıkladık geçen ay. 165 unsurda yolsuzlukların ve yanlış uygulamaların nasıl engelleneceğini tanımladık. Ben bütün resme bakarak sistemi düzeltmeyi öncelerim. Bugün Türkiye’deki sistemin ismi otoriter yolsuzluk tertibidir. Bu 2001’den evvel de vardı. Yolsuzluk sistemleriyle otoriterlik ortasında bir bağ vardır.
Tertibi değiştirmedikçe bugün 5 müteahhidi engellersiniz yarın 15 müteahhit daha çıkar. Sıkıntı isimlerin değişip tertibin devam etmesi değil, nizamın değişip isimler ne olursa olsun hak, hukuk, adalet içinde herkesin istifade etmesi.
“BU PRESTİJ YOLSUZLUĞUDUR”
Kamu kaynakları kullanılarak yapılan binaya, okula, üniversiteye, köprüye, sokağa, baraja yaşayan siyasalların ismi verilemez. Bu prestij yolsuzluğudur. Benim hayatımda tek ölçü vardır: Samimi ve gerçek olmak. Samimi ve gerçek olduğunuzda hakikat bir gün kesinlikle ortaya çıkar.
Benim elimden bir damla kan döküleceğine bu vücudu kaybetmeyi tercih ederim, canımı ortaya koyarım. Birisinin zihninden “Davutoğlu seçimi kazanmak için garda yapılan katliama göz yumdu” derse beni hiç tanımadığı manasına gelir.
Şayet Berat Albayrak Hazine ve Maliye Bakanı olup da bu milletin kaynaklarını çarçur etmeseydi beni hiç ilgilendirmezdi Cumhurbaşkanı’nın damadının ne yaptığı. Siyasi rekabet sürdürürken kimsenin ailesine, özel hayatına karışmam lakin ailenin de devlete karışmasını hiçbir halde hakikat görmem.
DAVUTOĞLU’NDAN S-400 REAKSİYONU
S-400 sistemini atıl tutacaksanız milletin 2.5 milyar dolarını niçin harcadınız? Niçin Türkiye’yi S-400 yüzünden üretiminin bir kesimi olduğumuz F-35 projesinden ettiniz?
Trump’ın Erdoğan’a yazdığı mektup, Yasal Sultan Süleyman’ın Fransuva’ya yazdığı mektuptan çok daha ağır bir mektuptur.
Neden öbür aşılar için mutabakat yapmadınız? Türkiye’yi aşıda Çin’e neden muhtaç ettiniz? Kamuoyu bilmiyor, Çin Dışişleri Bakanı Türk Büyükelçisini çağırıp hesap sordu. Sen kendini, sıhhatini bir ülkeye emanet edersen bu türlü olur.
Geçen sene bu vakitler 36 askerimiz Rus hava muhafazası altındaki rejim güçleri tarafından şehit edildi. Birkaç gün sonra Putin’in odasının önünde Türkiye Cumhurbaşkanı’nın ayakta beklemesi kabul edilebilir bir davranış değil. Bu ülkenin prestiji en büyük gücümüzdür.
“TÜRKİYE MISIR’LA GÖRÜŞMEKLE HAKİKAT YAPIYOR”
NATO kimsenin malı olup da Türkiye’nin konuk olduğu bir yer değil. Türkiye NATO’da Amerika üzere tıpkı ölçüde hakka sahip bir ülkedir. Türkiye 1355’ten beri Avrupa ülkesidir. Avrupa’nın konuğu de değiliz, kenarı da değiliz, Avrupa’nın ta göbeğiyiz. Avrupa’da birileri Türk zıtlığı yapıyor diye biz Avrupa’dan mı kopacağız? O Türk aykırılığı yapanların köküne bakın birden fazla Avrupalı değil.
Türkiye, menfti ne gerektiriyorsa, her yerde olmalıdır. Türkiye Mısır’la görüşmekle gerçek yapıyor. Türkiye Doğu Akdeniz’de Antalya körfezine sıkıştırılamaz. Bunun için Mısır’la anlaşmak lazım.Türkiye’nin o periyotta Sisi’ye karşı çıkışı darbe aykırılığıdır ve demokratik bir tavırdır.”
Karar
