Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Lideri Recep Tayyip Erdoğan, partisinin küme toplantısında, eski Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın muhalefet tarafından eleştirilmesine “Damat kadar başınıza taş düşsün” tabirlerini kullandı. CHP Küme Başkanvekili Özgür Özel, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında Erdoğan’a, ”Madem çok iyi güç bakanıydı, keşke orada tutaydın da başımıza bu felaket gelmeyeydi. ‘Damat kadar taş düşsün başınıza…’ Düştü aslında. Keşke benim başıma damat düşeydi, memleket kurtulaydı” karşılığını verdi.

CHP Küme Başkanvekili Özür Özel, TBMM’de basın toplantısı düzenledi. Özgür Özel’in konuşmasından satır başları şöyle:

”BİZ BU ADAMIN ÜLKEYE YAPTIĞINDAN ŞİKAYETÇİYİZ”

”Madem çok iyi güç bakanıydı keşke orada tutaydın da başımıza bu felaket gelmeyeydi. ‘Damat kadar taş düşsün başınıza…’ Düştü aslında. Keşke benim başıma damat düşeydi, memleket kurtulaydı. Memleketin başına meteor düştü, ay kadar taş düştü, memleket ezildi, memleketin başına taş yağdırdınız bu damadın yaptığı işlerden… Esnaf, çiftçi, memur köylü ezildi. Damadın damatlığına lafımız yok. Mutluysan ne keyifli. Biz bu adamın ülkeye yaptığından şikayetçiyiz. ‘Damat nerede’ diyoruz. Sıhhatini merak ettiğimden, gül yüzünü merak ettiğimden sormuyorum. Bu yaptıklarının hesabını versin diye soruyorum” diye seslendi.

”MIZRAK ÇUVALA SIĞMAYINCA AÇIKLAMAK ZORUNDA KALDILAR”

Sıhhat Bakanı’na geçen sene bu vakit değerli bir kredi açmıştık. 40 üzerindeki tekliflerimizi kapalı zarfta sunduk. Yaptıklarını takdir ettik, yapmadıklarını eleştirdik. Sıhhat Bakanı bir müddet sonra iki yapı ortasında sıkıştı kaldı. Bir tarafta Bilim Heyeti, bir tarafta şahsı bilir heyeti… Şahsı bilir konseyinin baskıları altında tahminen Hipokrat yeminine sadık kalamadı. Sayıları gizledi. Manipüle etti. O denli şeyler söylediler ki mızrak çuvala sığmayınca açıklamak zorunda kaldı. Almanya 28 gün kapanırken, Türkiye bu sefer hafta sonu kapanmayı, 9’dan 5’e kapanmayı, kafeciyi, büfeciyi kapatarak tedbir almaya çalıştı. Bugün gelinen noktada günlük hadise sayısı 15 binin üzerine çıktı. Tehlike çanları hepimiz için çalıyor. Buradan bilgilerin saklanmaması gerektiğini bir defa daha söylüyoruz. Meclis’teyiz, birinci günden beri şunu söyledik: Evet milletvekillerinin hastalanma oranı toplumun on katı. Aşı yapacaksınız ancak burada işçi var, bizi takip eden parlamento muhabirleri var, onların da aşılarının acilen olması lazım.

”YARIM GÜNDE AŞILAMA SAYISINA 10 GÜNDE ERİŞEMEDİK”

Sıhhat Bakanlığı’nın söylediği sayıya yani yarım günde aşılayacağını söylediği sayıya 10 günde erişemedik. Son 10 günde tam 750 bin kişi aşılanmış. Sıhhat Bakanı’nın söylediğine nazaran 20 kat daha az.

”PARA DURUYORSA GEREKSİNİMİ OLANA VERELİM”

Neden kapanamıyoruz 14 gün. Cumhurbaşkanı ‘para var’ diyor. Bu paranın gittiğini tüm ekonomistler görüyor. AK Parti, bütün suçlulardaki hata üstü yakalandığındaki birinci refleks olarak savunma telaşına girmişti. ‘Dış güçlerde savaşta harcadık’ diyenler bile oldu. Canikli, döküm veriyor, makul gösteriyordu. Recep Tayyip Erdoğan artık inkar ediyor. Nasıl yok olduğunu izah etmeye çalışırken, ‘para duruyor’ diyor. Herkes olmadığını biliyor lakin ‘ben ne söylersem inanacak kitlem var’ diye palavra söylüyor. Duruyorsa hiçbir külfetimiz yok, muhtaçlığı olana verelim değil mi?

128 milyar paramız varsa, etrafındaki polislere, tüm polislere, kelam verdiği din görevlilerine, memurlara 3600 ek gösterge verdiği herkese muştular olsun. Polis emekli olunca çalışmak zorunda kalmayacak. Para duruyorsa örneğin 4 milyon işsizimize 85 yıl mş verebiliriz. EYT’liler, ‘gençsiniz 55 yaşında çalışırsınız’ dedikleri EYT’lilerin 37 yıllık mşları hazır, Tayyip Erdoğan ‘para duruyor’ diyorsa… Ramazan davulcusu üzere kapı kapı gezelim, 24 milyon hane var. 83 milyon kişi, 7’den 70’e herkese 10 bin dağıtabiliriz.

Ulusal gelirimizin yüzde 20’sidir. Son 10 yılda gelen yabancı sermayenin toplamına eşittir. Bütçe harcamalarının yüzde 75’dir. Devletin son 7 yılda ödediği faizin toplamıdır. Kamunun bütün borcunun yarısıdır. Özelleştirmedeki gelirimizin iki katıdır.

”KEŞKE BENİM BAŞIMA DÜŞEYDİ, MEMLEKET KURTULAYDI”

Dün çıkmış, birinci başta sustu, artık damadı övüyor. Nasıl övüyor? Çok iyi bir güç bakanı olarak. Bu paralar güç bakanıyken gitmedi ki. İktisattan, Hazine’den, Maliye’den sorumluyken gitti. Madem çok iyi güç bakanıydı keşke orada tutaydın da başımıza bu felaket gelmeyeydi. ‘Damat kadar taş düşsün başınıza…’ Düştü aslında. Keşke benim başıma düşeydi, memleket kurtulaydı. Memleketin başına meteor düştü, ay kadar taş düştü, memleket ezildi, memleketin başına taş yağdırdınız bu damadın yaptığı işlerden… Esnaf, çiftçi, memur köylü ezildi. Damadın damatlığına lafımız yok. Mutluysan ne keyifli. Biz bu adamın ülkeye yaptığından şikayetçiyiz. ‘Damat nerede’ diyoruz. Sıhhatini merak ettiğimden, gül yüzünü merak ettiğimden sormuyorum. Bu yaptıklarının hesabını versin diye soruyorum.

”DAMADIN NEREDE OLDUĞUNU SORMAK SUÇ”

7. Sulh Ceza Hakimliği’nin ‘saçmalama damat’ kararına Berat Albayrak itiraz etmiş. 7. Sulh Ceza Hakimliği ‘ saçmalama, damat o kadar da olmaz’ demiş. 8. Sulh Ceza Hakimliği, bizim tweetlere erişim engeli… Olağanüstü karar. ‘Damat nerede’ diye sormak bir kişinin hatalı olduğunu ispatlamadan hatalı üzere gösteriyormuş. Bunu çoğaltıp bir tane Süleyman Soylu, bir tane Fahrettin Altun’a, bir tane Recep Tayyip Erdoğan’a yollayacağız. Boğaziçi Üniversitesi öğrencilerine bütün terör örgütlerini yakıştırdınız. 9 tanesi hariç, hepsini bıraktılar. 9 tane tutukluyu şahsen ziyaret ettim. Şov Yürüyüş Kanunu’na muhalefet, halkı kin ve nefrete sevk etmek… Birisinde bir terör örgütünün ismi yazmıyor.

”KANUNDA ZIPLAMA DİYE CÜRÜM MU VAR”

İnsan Hakları Hareket Planı… Yarın da iktisat ıslahat açıklanacak. Kimsenin heyecanlanmadığı ıslahatlar… 19 yıldır daima ıslahat yapıyorsunuz. Ülkeyi Bay Kemal yönetiyor olsa eyvallah. Her gün sataştığın İsmet Paşa’dan mı devraldın? Daha muştusunun tükürüğü kurumadan, bunu yazan basının mürekkebi kurumadan, lakin kelama geldiğinde söylüyorlar. Geceleyin 18 bayanı ‘ifade alacağız’ diye topluyorlar. Islahat daha birinci dakikadan nasıl samimiyetsizliği içerdiğini gösteriyor. Bayanlar protesto sistemi olarak zıplıyordu. Hepsinde maske vardı. ‘Kork kork Tayyip, bayanlar geliyor’, ‘zıpla zıpla, zıplamayan Tayyip.’ Bayanlar zıplıyor. Bu sloganlardan ‘cumhurbaşkanına hakaret hatası çıkardık, maske olduğundan da kimin attığını bilemedik, zıplayanları getirdik’ diyor. Hukukun en temel unsurları. Kanun açık kabahat saymadığı fiil için kimseye ceza verilemez, güvenlik önlemi uygulanamaz. Kanunda zıplama cürmü var mı? Zıplayanları da nasıl seçmiş, bildiklerini gitmiş toplamış. Siyasetçileri, aktivistleri daha evvel kayıt tuttuklarını. Sonra ‘reform yapacağım’, kim inansın kim güvensin?

”BU VETOYU KINIYORUZ”

Salgında bir yılın sonuna geldik. Bir tenkit ile başlamak istiyorum. Bugün ortaya çıkan bir bilgi var. Dünya Ticaret Örgütü’nün fakir ülkeler için dataların bütün dünyaya paylaşılması talebi, İngiltere, İsviçre, AB üyeleri tarafından veto edildi. ‘İnsanlık ölmüş’ diye bir kelam var. İnsanlığın öldüğü noktadayız. Kıtadan kıtaya füze atmak beceri değil, virüsü engellemek beceri. CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Dünya Sıhhat Örgütü’ne mektup yazdı. Dünyadaki 118 ülkedeki siyasi akrabalarımıza da yazdık. ‘Aşıda gerçek bir adalet olmalıdır’ dedik. Her birimiz evvel idaresi değiştirmeliyiz sonra Türkiye’nin yeni iktidarının bu eşitsizliklerle de gayret etmesi lazım. Bu vetoyu tarihin önünde kınıyoruz ve alçaklık olarak görüyoruz.

Karar