Çavuşoğlu, İspanya Dışişleri, Avrupa Birliği ve İşbirliği Bakanı Arancha Gonzalez Laya ile Dışişleri Bakanlığındaki görüşmesinden sonra düzenlenen ortak basın toplantısında konuştu.
Basın toplantısına Ayasofya'nın müzeden mescide dönüştürülmesi damga vurdu.
Çavuşoğlu, mevkidaşı Laya'nın Ayasofya'dan 'ortak ev' olarak kelam etmesine müdahale ederek, “Ayasofya camidir, 1453'ten bu yana camidir. 86 yıl müze olarak kaldı” dedi.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerifi'nin ibadete açılmasına ait, “Bugüne kadar İspanya üzere başka ülkeler de her şeyden evvel Ayasofya'nın Türkiye'nin bir egemenlik sıkıntısı olduğunu kabul ettiler.” dedi.
“AB DIŞINDAKİ BIRINCI ZİYARETİNİ TÜRKİYE'YE YAPTI”
Mevkidaşı Laya'yı Türkiye'de ağırlamaktan memnuniyet duyduğunu lisana getiren Çavuşoğlu, Laya'nın yeni tip koronavirüsten (Kovid-19) sonra Avrupa Birliği (AB) dışındaki birinci ziyaretini Türkiye'ye gerçekleştirdiğini kaydetti.
Çavuşoğlu, İspanya'nın her platformda Türkiye ile dayanışma gösterdiğini söz ederek, İspanya'nın, AB içinde Türkiye'nin üyelik sürecini her vakit şartsız desteklediğini ve dostça tavsiyelerde bulunduğunu söyledi.
“YUNANİSTAN'IN YANSISINI ANLAMAK MÜMKÜN DEĞİL”
Bakan Çavuşoğlu, Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerifi'nin ibadete açılmasına ait, “Biraz evvel Arancha da çok hoş bir biçimde söz etti. Bugüne kadar İspanya üzere başka ülkeler de her şeyden evvel Ayasofya'nın Türkiye'nin bir egemenlik sıkıntısı olduğunu kabul ettiler. Kendilerine de çok teşekkür ediyorum.” diye konuştu.
Ayasofya'nın UNESCO Dünya Kültür Miras Listesi'nde olduğunu hatırlatan Çavuşoğlu, “Bu özelliğinin korunması istikametindeki niyet ve tavsiyeleri biz hürmetle karşılıyoruz. Biz de Ayasofya Camisi'nin bu özelliklerinin korunmasını istiyoruz ve UNESCO ile de diyalog içerisindeyiz.” formunda konuştu.
Çavuşoğlu, Ayasofya-i Kebir Camii Şerifi'nin namaz vakitleri dışında da ziyarete açık olacağını ve farklı inançlardan herkesin burayı ziyaret edebileceğini belirterek, kelamlarını şöyle sürdürdü:
“Sonuç böyleyken, Yunanistan'ın gösterdiği bu tepkiyi anlamak mümkün değil. Bayrakların yarıya inmesi… Güya Yunanistan'ın kendi mülkü alınmış da ve mülkü konusunda bir tasarrufta bulunulmuş üzere davranılıyor. Yunanistan'ın şunu kabul etmesi lazım. İstanbul 1453'te fethedildi ve Ayasofya da 1462'de cami olarak vakfedildi. Münasebetiyle 481 yıl cami olarak hizmet etti. Kimi kısımlarında ibadet yapılıyordu lakin 86 yıldır da müze olarak korundu fakat bu Türkiye'nin egemenlik sorunudur. Biz tekrar cami olarak açtık lakin dünya kültür mirası olarak da tüm özelliklerini nasıl 1453'ten bu yana koruduysak, hatta ihya ettiysek bundan sonra da koruyacağız. Bayrak indirme, Türk bayrağını yakma… Bu türlü aciz davranışlar onlara yakışır. Biz, Kurtuluş Savaşı'ndan sonra Yunanlıları denize döktükten sonra da başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere Yunan bayrağına hürmet göstermişiz. Biz bu türlü bir milletiz. Onlar da kendilerine yakışanı yapar.”
Çavuşoğlu, Türkiye'nin aldığı karara herkesin hürmet duyması gerektiğini lisana getirerek, buranın dünya kültür mirası olarak korunması konusundaki fikir ve tavsiyeleri de hürmetle karşıladıklarını bildirdi.
“AB'NİN İRİNİ OPERASYONU MUTLAKA TARAFLI”
Çavuşoğlu, BM Güvenlik Konseyi'nin, tüm ülkelerin bundan sonra Ulusal Mutabakat Hükümeti'ni desteklemesi ve onun dışındaki kümelerle temaslarını kesmesi tarafında yaptığı çağrıyı içeren 2259 sayılı kararı çerçevesinde, Libya hükümetinin, darbeci Hafter'in Trablus'a hücumları üzerine 5 ülkeden bu çerçevede yardım talebinde bulunduğunu hatırlattı.
O davete yalnızca Türkiye'nin cevap verdiğini vurgulayan Çavuşoğlu, “Diğer ülkeler görmedik, duymadık oyununu oynadılar.” dedi.
İspanya'nın, Libya'da siyasi tahlili desteklemesini çok olumlu bulduklarını söyleyen Çavuşoğlu, Türkiye'nin de Libya'da tek tahlili siyasi tahlil olarak gördüğünün altını çizdi.
Türkiye'nin Libya'ya yönelik uğraşlarının, Trablus'ta bir kent savaşını önlediğini vurgulayan Çavuşoğlu, şöyle devam etti:
“Diğer taraftan, Arancha, şunu samimi söylüyorum, İrini Operasyonu'na siz iyi niyetli bakabilirsiniz lakin alandaki uygulamalara baktığımız vakit katiyetle taraflı. Yani, Hafter'i destekliyor, Libya hükümetini (UMH) cezalandırıyor. Bunu ben söylemiyorum. Libya hükümeti, tek resmi hükümet daima bunu söylüyor ve onların hiçbir talebi de karşılanmadı. Artık havadan, karadan, daima ambargoyu deldiğini söylediğiniz İrina Operasyonu ne yapıyor? Yalnızca bizim besin ve gereç götürdüğümüz gemileri yoklamaya kalkıyor, ortada bir gerginlik oluyor. Mısır'dan gelen silahları denetleyebiliyor mu, hayır. Pekala Suriye'den uçakları denetledi mi, Rusya'dan gelenleri denetledi mi? Fransa'nın direkt gönderdiği uçak ve silahları denetleyebiliyor mu? Birleşik Arap Emirlikleri'nin oraya gönderdiği uçak ve silahları denetleyebiliyor mu?”
Karar
