Bakan Akar’ın açıklamalarından satır başları:

Burada Yunanlı komşularımız, mutabakatları bir tarafa bırakıp, adaları çok önemli bir biçimde deniz yetki alanları konusunda ısrar ediyorlar. Bu bahisteki çalışmalar yapılmakta, tezler konuşulmakta. Bu adanın öbür 23 ada üzere silahtan arındırılması lazım. Bu daha evvelki bütün mutabakatlarda silahtan arındırılmış olması lazım. 18 ada Yunanlı komşularımız tarafından mutabakatlara alışılmamış bir biçimde silahlandırılmış, asker konuşlandırılmış. Bunlar gerginliği tırmandırmak, anlayışı tahrip etmekte. Gerginliği artırıcı, provokatif davranışların bir kenara bırakılması lazım.

Egemenliği mutabakatlarla Yunanistan’a devredilmemiş adalar var. Mlesef Yunanistan her şeyi kendi menftine nazaran yorumlamakta. Bunların takipçisiyiz. Bugüne kadar gelmiş fliyetlerin duruşma kararlarına uygun formda gerçekleştirilmesini ve oldu bittilere getirilmemesini istiyoruz.

Biz buradaki sıkıntılarımızı barışçıl bir halde çözülmesini istiyoruz. Biz burada bunları söylerken öteki tarafta mlesef Yunan tarafı adalara asker getirip götürmeye devam ediyor. Meis adası’na güya kutlama için diğer ada kalmamış üzere daima buralara gelinmesi tabi bizleri Türk kamuoyunu rahatsız eder biz bunları provokatif kışkırtıcı olarak görüyoruz.

Silahlanma yarışı başladı Fransa kışkırtıyor. Meis Adası’nın silahtan arındırılması lazım. Bizim hak ve hukukumuzun tanınması lazım. Macron’un öncülüğünde burada bir tahrik ve kışkırtıcılık var. 

Son vakitlerde Yunanistan’da bir silahlanma yarışı başladı. Fransa’nın tahrik ve teşviki ile gündemde tutulmakta. Güvenilen dağlara karlar yağmadan diyalog kanalını açmamız lazım. Bunun çok daha sağlıklı ve akılcı bir yol olduğunu herkesin görmesi lazım.

Bizim anlayışımıza nazaran gerginliği hiç kimseye faydası yok. Macron’un öncülüğünde bir provokatif bir yaklaşım var. Yunanistan tahrik edilmekte, yönlendirilmekte. Son 15 günde 4 büyük kara-deniz ve hava ögelerinin katıldığı tatbikatlar gerçekleştirildi. Bizim yaptığımız, her yıl yaptığımız tatbikat. Buradaki huzura, istikrara ziyan verilmektedir.

Fransa Cumhurbaşkanı Macron’un atakları artık açık ve seçil bir biçimde ticari gayesi olduğu kesin. Yunanistan’dan alacağı paralarla kendisine katkı sağlayacak. Macron liderliğinde uygulanan siyasetlerden bir sonuç elde edilemediği ortada bunu kapatmak için kimi roller almaya kalkıyor. Dünya kamuoyu önünde bunların siyasetleri çöktü.

Macron bunun verdiği asabiyetle bu yanılgılarını örtbas etmeye çalışıyor. Lakin bu yaptıkları ile bunun örtbas edilmesi mümkün değil.

Yunanistan’ın Macron’un kendini kurtarma operasyonlarına meze olmaması lazım. Macron’un siyasetlerinin iflas ettiği ortadadır.

40 bin kilometrelik bir alan Meis Adası’ndan ötürü Yunanistan’a veriliyor bizim bunu kabul etmemize imkan yok. Herkesi aklı selime davet ediyoruz. O vakit sorun çözülmez. Biz hiçbir vakit haklarımızı çiğnetmeyeceğimizi her vakit söyledik.

Oruç Reis planlı fliyeti nedeniyle döndü. Oruç Reis’in geri dönüşü ile ilgili rastgele bir eza kelam konusu değil. Bu gerekli planlar çerçevesinde yapılan bir fliyettir. Rastgele bir halde bizim oradaki haklarımızdan vazgeçmemiş kelam konusu değildir.

MACRON’UN CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN İLE İLGİLİ AÇIKLAMALARI

Peşinen şunu söyleyeceğim bu ve misal telaffuzlar büsbütün bir formda fitne çalışmalarıdır. Bu fitne çalışmalarının da bizim asil milletimiz karşısında hiçbir tesiri ve değeri yoktur.

Biz her vakit dördüncü toplantı için biz mesken sahipliği yapmaya hazırız Yunan komşularımız ne vakit istiyorlarsa buyursun gelsinler konuşalım ve ortada ne var ne yoksa ortaya çıksın istiyoruz. Biz haklı olduğumuz için konuşmaktan çekinmeyiz.

Macron’da bir rol kapma eforu var. Burada hiçbir temsil yetkisi yok. Avrupa Birliği’nin gerisine sığınıyorlar. NATO’nun beyin vefatından bahsedeceksiniz sonraki gün NATO’dan medet umacaksınız. Artık köprünün altından çok sular geçti. Türkiye’nin menftini korkutmak için ne yapmak gerekiyorsa bugüne kadar yaptık bundan sonra da yapmaya devam edeceğiz.

Bunlar için benim söyleyebileceğim tek kelam; Entelektüel namus. Tıpkı bireyler burada Meis’e 40 bin kilometre bir alan talep ediyorlar. Bunu hiç kimse kabul etmez biz akla ve mantığa davet ediyoruz.

LİBYA’DA SON DURUM

Bizim bütün başka mevzularda olduğu üzere Türkiye son derece hukuka uygun aksiyonlar içinde. Şu anda BM’nin tanıdığı tek siyasi güç Sarrac hükümeti biz de münasebetlerimizi onlarla yürütüyoruz.  Bunun da gizli bilinmeyen bir tarafı yok. Fransa ve Abu dabi Hafter’e çok önemli dayanaklar sağladı. Biz oradaki bu hücumları durdurmaya çalıştık. Oradaki Hafter’in terk ettiği yerlerde 20 tane toplu mezar bulundu. Biz bunlara karşı çaba ediyoruz. Biz davet üzerine büsbütün insani nedenlerle oradayız. Herkesin bizim orada ne yaptığımızı çok iyi anlaması lazım.

Bir çok ülke ve BM buradaki Hafter kümesinin hücumlarına karşı sessiz kalıyor. Burada beşerler bir grup ekonomik çıkarlar ve siyasi çıkarlar doğrultusunda taraf oluyorlar. Bunu da bilip o denli pahalandırmak lazım. 2011’den itibaren Suriye’de yapılan kusurların da motamot Libya’da yapıldığını görmekteyiz.

Türkiye Libya’da üs kuracak mı?

Çeşitli eğitim merkezlerinde oradaki Libyalı kardeşlerimizin eğitimine nizamlı ordu kurmalarına yardımcı oluyoruz.

Karar