MHP Umumî Yöneticisi Devlet Bahçeli, partisinin Vilayet Liderleri Içtiması akabinde yazılı basın açıklaması yaptı.
Bahçeli, MHP'nin takım ve teşkilat yapısının dinamik, disiplinli, dirayetli, dikkatli, donanımlı ve her şeye de hazırlıklı olduğunu belirterek, “Ülkemizi maksadına alan her tehdide, her tertibe, ter tezgâha karşı duruşumuz kavi, tutumumuz kat’i, savaşımız köklüdür. Ayasofya Camisi’nin ibadete açılmasıyla ilgili haklı beklentimizin hilafına, egemenlik haklarımıza yönelik, bilhassa ABD ve AB kaynaklı şantaj ve saldırganlıklar bizim nazarımızda yok kararındadır. Danıştay’ın hususla ilgili makul, mukaddesatımıza saygılı ve maşeri vicdana müzahir tarihi nitelikli kararını kısa vakit içinde açıklayarak tartışmalara son noktayı koyacağını ümit ediyoruz” dedi.
'ZİLLET İTTİFAKI TWİTTER'DA SINEMA ÇEVİRİYOR'
Bahçeli, CHP'nin, Kovid-19’a umutlarını bağlayan, siyasetlerini bağdaştıran, geleceklerini bahşeden yıkım faillerinin mihrakı ve mihmandarı olduğunu savunarak, laflarına şöyle devam etti:
“Bu yalın gerçek CHP için utanç verici bir rezalettir. Bir tarafta Türkiye’nin kaybetmesine yatırım yapmak öteki tarafta marazdan siyasi rant devşirmek sadece insaf ve izan eksikliği değil, birebir devirde ayıp ve ahlaksızlıktır. Salgının denetimden çıkıp ülkeyi yönetilemez hale düşürmesi, demokrasi dışı arayış ve beklentilerin tırmanarak toplumsal ve ekonomik bunalımla eklemlenip bir volkan ağzı üzere patlaması CHP’nin yegane zımnî gündem ve hasretidir. Zararlı ve zehirli bir mecra haline dönüşen toplumsal medya platformunda CHP-HDP-İP arasında sahne alan kısa paslaşmalar, birbirlerini taltif eden serenat ve güzellemeler bunların birebir kirli hedefe hizmet ettiklerini zahmetsizce belgelemiştir. Zillet İttifakı’nın lekeli figüranları Twitter’da sinema çevirip birbirlerini selamlarken oynatıldıkları sefil senaryonun ne kadar köhne ve kifayetsiz olduğu da gün yüzüne çıkmıştır” sözlerini kullandı.
'CHP ZORDADIR, ZİLLET ÇEMBERİNİN İÇİNDE SIKIŞMIŞTIR'
Bahçeli, CHP Umum Yöneticisi Kemal Kılıçdaroğlu'nu eleştirerek, “Kılıçdaroğlu geçtiğimiz günlerde kamuoyuyla paylaştığı bir açıklamada zeka seviyesini ve akıl seviyesini fazlaca tahlile gerek bırakmadan açık etmiş, öbür bir sözle yakayı ele vermiştir. Davul-tokmak metaforundan hareketle Sayın Cumhurbaşkanımızla aramızdaki hasbi, harbi ve haysiyetli diyalog üzerinde kuşku uyandırmayı hedefleyen bu gafilin evvel boynuna geçirilmiş zillet ve esaret zincirinden kurtulmayı denemesi acil bir gereksinimdir. Türkiye düşmanlarından sipariş alarak icazetli siyaset yapan Kılıçdaroğlu’nun, Cumhur İttifakı’nın millet iradesiyle ve 15 Temmuz savaşıyla örülen hisarlarında en ufak gedik açması hezeyan ötesi bir hayaldir. CHP Umumi Yöneticisi öncelikle kimlerin dolduruşuna gelip hangi hıyanet lobilerinin taşeronu ve teşrifatçısı olduğunu yüreği varsa itiraf, hamaseti varsa da ilan etmek durumundadır. CHP zordadır, daralan zillet çemberinin içinde sıkışmıştır” dedi.
'TÜRKİYE'Yİ YÖNETEN BELLİDİR'
Bahçeli, Kılıçdaroğlu’nun MHP'yi kast ederek “Türkiye son seçimlerde yüzde 11,9 oy almış bir partinin tahakkümü altında yönetiliyor” dediğini anımsatarak, “Bu isnat ve tabir hayâsız bir uydurma, sahibini hüsrana uğratacak kuyruklu bir yalandır. Türkiye’yi yöneten belirlidir, hamd olsun sağlam ve ulusal bir irade hükümet sorumluluğunu üstlenmiştir. Cumhur İttifakı al-ver iştiraki, menfaat birlikteliği, makam ve mevki üzerine bina edilmiş gevşek, pazarlıkçı ve iş bitiminde dağılacak ucuz bir yapı değildir. Bu kutlu ittifak anlayışının temeli vatanseverlikle atılmış, harcı fedakarlık kültürüyle karılmış, prensipleri şehitlerimizin anılarıyla yoğrulmuştur. Kılıçdaroğlu’nun başı bu gerçekleri mutlaka almayacak ve anlamayacaktır” diye konuştu.
'CHP, FETÖ'NÜN GEÇİM KAPISIDIR'
26-27 Temmuz 2020 tarihinde yapılacak CHP’nin 37’nci Olağan Büyük Kurultayının değerine dikkat çeken Bahçeli, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Çünkü CHP'nin kaynağına ve tarihî hüviyetine dönerek bugünkü teslimiyetçi idaresinden kurtulması, Atatürk’ün partisinde süregelen işgalin sonlandırılması maksadıyla altın bir fırsat önümüzdedir. Bu partinin içişlerine karışmak bizim işimiz değildir. Lakin yaşı Cumhuriyet ile tıpkı olan bir partinin siyasi istikrar ve istikrar açısından ulusal bir bünyeye, ehil ve emin bir idare anlayışına, klâsik yapısına süratle kavuşması samimi dileğimizdir. Bugünkü CHP, FETÖ’nün geçim kapısıdır. Bugünkü CHP, PKK’nın nefret yayan ağzıdır. İP, CHP’nin gölgesinde kuruyup giderken, HDP ilik nakli yapmaktadır. Bir devranlar AK Parti’den nemalanan, üstelik koltuk ve şöhret kazanan, sonra da kulaklarına fısıldanan dedikodulara kanıp indikleri treni taşlamaya başlayanların CHP’nin kuytusunda ikbal arayışları yalnızca bir tenakuz değil, birebir devir tenkit edilmesi gereken bir erdemsizlik örneğidir. CHP yola dökülen eskileri toplayarak, hurdaya çıkmış isimleri zillet şemsiyesi altına alarak siyasette mevki elde edip uzaklık katedeceğini zanneden acıklı ve arızalı bir zihniyetin ta kendisidir. Önümüzdeki CHP olgusu, Türkiye’nin ulusal güvenliğini riske atan çok bilinmeyenli bir denklemdir. Türk milletinin ruh kökünden kopmuş, ulusal gayelerinden uzaklaşmış, Türkiye’nin önündeki zulüm bloklarına kapılanmış partilerin takip ettikleri siyasetler geleceğimizi de tehdit etmektedir.”
'SAVUNMA' KAVRAMI, TÜRKİYE'YE HÜCUM KILIFI OLMAMALI'
Baro yöneticilerinin aksiyonuna de reaksiyon gösteren Bahçeli, şöyle devam etti:
“Cüppelerini çıkarmadan siyasete soyunan, memleketimizin iç huzur ve barış ortamını zedeleyen birtakım baro temsilcilerinin kışkırtıcısı CHP’dir, İP’tir, HDP’dir. Dediğim dedik, çaldığım düdük diyen, kendi çıkarları olunca demokrasiyi hatırlayıp, olmayınca despotluk suçlaması getiren kimi baroların TBMM’nin giriş kapısında sergiledikleri ibretlik manzaralar talihsizlik ve ilkelliktir. Hak aramak yanına hadise çıkarmaya bilhassa uğraş edenler, Türkiye’nin sağduyu ve sükûnet ortamını bozmak için baronluğa heveslenenler tarihi bir cürmün içindedir. Türk milletinin iradesi tahakküm altına giremeyecektir. Kimin ne mülahazası varsa, ne talebi bulunuyorsa TBMM’de lisana getirmesi hem gerçek bir tercih hem de yasal bir temindir.
'Savunmayı savunuyoruz' bahanesiyle sokaklara dökülen baronlaşmış kimi baroların kanun dışı yol ve zorlamalara tevessül etmeleri Türkiye’nin belini bükmeyi amaçlayan çevrelere koz vermektir. Hiç kimse Fransa’yı kasıp kavurmuş sarı yeleklilerin fiillerine özenmeyi, Gezi gibisi bir kalkışmanın fitilini tutuşturmayı aklından ve hayalinden geçirmemelidir. Çünkü sonuçları ağır olacaktır. Yıllardır baroları kendi çiftlikleri haline getirenlerin, ideolojik saplantılarla dar kadroculuk yapanların gayri ahlaki ayrıcalıkları sorgulanmalı, kesin olarak sonlandırılmalıdır. Demokrasi baro idarelerine kusursuz formda hâkim olmalıdır. Savunma kavramı Türkiye’ye akın ve suikast kılıfı haline getirilmemelidir. Akl-ı selimin öne çıkıp mutabakat ve uzlaşma dinamiklerinin hükümran olması temennimizdirç”
OLAĞAN BÜYÜK KURULTAY 14 MART 2021'DE
Bahçeli, Türkiye'nin Libya’dan Akdeniz’e, Suriye’den Ege’ye, Irak’tan Kıbrıs’a kadar pek çok meseleyle uğraştığına vurgu yaparak, “Terörle savaşımız yüksek bir şuur ve inanmışlıkla devam etmektedir. Bugünkü hassas devirde; istiklal için birlik, istikbal için dirlik ortak paydamız olmalıdır. Nihayetinde kazananın Türkiye olması için de el birliği, güç birliği ve gaye birliği stratejik bir öncelik halini almalıdır. Bu kapsamda MHP'nin 14 Mart 2021’de yapacağı 13'üncü Olağan Büyük Kurultayı’nın ana teması da buna muvafık olarak tayin ve tespit edilmiştir. Davetimiz vakitler üstü bir kavrayış ve kader iştirakinin özetidir: İstiklal için birlik, istikbal için dirlik, kazanan Türkiye olacak. 13'üncü Olağan Büyük Kurultayı’mıza giden süreçte, Siyasi Partiler Kanununa münâsib olacak biçimde yapılması lazım gelen bölge ve ilçe kongrelerimi 9 Ağustos 2020 tarihinde Samsun'un İlkadım ilçesiyle birlikte başlayacaktır. Bu kurultayımız MHP'yi 2023’e ulaştıracak takım, siyaset ve programın belirlenmesini de sağlayacaktır. Yolumuz uzun, zahmetli ve çetindir. Yardımcımız Allah, ilham ve irademizin yol başçısı büyük Türk milletidir” dedi.
Karar
