Türkiye ile Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ortasında olağanlaşma adımları atılıyor. Bu kapsamda Abu Dabi Veliaht Prensi Muhammed Bin Zayed El Nahyan bugün Türkiye’ye geldi. İki ülke ortasından ‘yeni periyodun başlangıcı’ olarak görülen ziyarette iki ülke ortasında farklı alanlardaki mutabakatlara imza atılacak.
TÜRKİYE’YE DİREKT YATIRIM
İki ülke ortasında ticaret, güç ve etraf alanlarında iş birliğini geliştirecek mutabakat muhtıralarının yanı sıra, Türkiye’ye direkt yatırımları kapsayan mutabakatlar da imzalanacak. Kelam konusu yatırım mutabakatları Birleşik Arap Emirliklerinin (BAE) devlet yatırım fonu olan Abu Dabi Kalkınma Holdingi (ADQ) ile Türkiye Varlık Fonu ve Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi tarafından imza altına alınacak.
ADQ İLE TÜRKİYE VARLIK FONU ORTASINDA MUTABAKAT
Bloomberg HT’de yer alan habere nazaran, ADQ ile Türkiye Varlık Fonu ortasında birinci olarak genel iş birliğine yönelik bir mutabakat muhtırasında anlaşılacak. ADQ ile Türkiye Varlık Fonu ayrıyeten Türkiye’deki teknoloji firmalarına yatırım yapmak üzere teknoloji odaklı bir teşebbüs fonunun kurulmasına yönelik bir mutabakat muhtırasını da planlar içerisinde.
Abu Dabi Liman Şirketi ile imzalanacak bir öteki iş birliği mutabakatı da liman ve lojistik yatırımlarına ait olacak.
BORSA İSTANBUL DA İŞ BİRLİĞİNDE
Abu Dabi Menkul Değerler Borsası ile Borsa İstanbul tarafından da iki ülke borsaları ortasındaki iş birliğine yönelik bir mutabakat muhtırası taraflar ortasındaki bir öbür muahede olacak.
ADQ, Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi ile de stratejik iş birliği muahedesi imzalayacak. Kelam konusu mutabakat Türkiye’de 3 GW’ye kadar olan mevcut ve yeni yenilenebilir projelere yatırımlar da dahil olmak üzere güç, petrokimya, teknoloji, ulaşım, altyapı, sıhhat, finansal hizmetler, besin ve tarım alanlarında Türkiye’ye direkt yatırım ve iş birliklerini kapsayacak.
ADQ’nun ayrıyeten Kalyon Holding’le güç, altyapı ve ulaştırma alanlarında, CCN Group’la da sıhhat alanında iş birliği mutabakatı imzalayacağı öğrenildi.
9 SENE SONRA BİRİNCİ YÜZ YÜZE GÖRÜŞME
Öte yandan ziyaret, Al Nahyan ile Erdoğan’ın Şubat 2012’den sonra birinci yüz yüze görüşmesi olacak. İki isim 31 Ağustos’ta da telefonla görüşmüştü.
TÜRKİYE BAE’Yİ 15 TEMMUZ’U FİNANSE ETMEKLE SUÇLAMIŞTI
Türkiye ile BAE ortasında 2016 yılında karşılıklı ziyaretlerle bir diyalog kapısı açıldı fakat Temmuz 2016 darbe teşebbüsünde Abu Dabi’nin rol oynadığı ve darbecileri desteklediğine ait tezler alakaların tekrar soğumasına neden oldu.
Türk medyasında BAE ve MBZ hakkında son derece ağır suçlamalar yer alırken, BAE’nin de kimi Türk muhalif medya organlarını desteklediği argüman edildi. Ankara’da BAE liderliğinin Türkiye’ye karşı karalama kampanyası yürüttüğü de sıklıkla lisana getirildi.
BAE’nin darbe teşebbüsündeki rolü ile ilgili en somut teşebbüs 2020 Ağustos’unda yapıldı. MBZ’nin önde gelen danışmanlarından Muhammed Dahlan hakkında 15 Temmuz darbe teşebbüsünü finanse etmek, anayasal tertibi zorla değiştirmeye teşebbüs etmek üzere çok önemli suçlamalardan ötürü Milletlerarası Polis Teşkilatı’ndan (Interpol) “kırmızı bülten” talebinde bulunuldu.
Bu devirde bölgesel çatışma alanlarındaki terslik da zirve noktasına çıktı. Bu süreçte bilhassa Libya’da karşı kümeleri destekleyen Türkiye ve BAE, vakit zaman askeri olarak da karşı karşıya geldiler. Türk birliklerinin denetimindeki Vatiyye Hava Üssü’ne 2020’de düzenlenen hava saldırısının BAE tarafından organize edilerek uygulandığı Türk basınında sıkça yer almıştı. Ankara’daki resmi kaynaklar, atakla ilgili açıkça konuşmamakla birlikte BAE’yi işaret etmişlerdi.
BAE’nin bu süreçte Yunanistan ve Kıbrıs Cumhuriyeti ile alakalarını geliştirmesi ve bölgesel güçlerle birlikte askeri tatbikatlar gerçekleştirmesi Ankara’da rahatsızlık yaratan bir diğer öge olmuştu.
Karar
