Deva Partisi Genel Lideri Ali Babacan, Habertürk’te yayınlanan ve Kübra Par’ın sunduğu Açık ve Net programına konuk oldu. Bir müddettir koronavirüs tedavisi gören Babacan, hem hastalık sürecine ait hem de gündeme ait soruları yanıtladı. “Çok daha ağır geçiren hastaları izleme imkanı buldum. Hem de etrafımızda oldukça yaygınlaşmaya başladı. Gitgide çember daralıyor” diyen Babacan, babasının korona nedeniyle ağır bakımda olduğunu söyledi. 

Babacan, Türkiye’nin dış siyasetine ait yaptığı açıklamada ise, “Pek çok hususta haklıyız fakat dış siyasette yalnızlaştığımız için, Akdeniz’in etrafındaki ülkelerin tamamı Türkiye’nin karşısında kutuplaştığı için Türkiye yalnız kaldı” tabirlerini kullandı. 

Babacan’ın açıklamaları şu biçimde: 

“8 GÜN HASTANEDE”

Bugün üçüncü haftam. Birinci hafta çok beşerde yaşanan kimi bulgular vardı. Birinci hafta meskende geçti. İkinci hafta hastanede devam etmek istedi tabiplerimiz. Yaklaşık bir haftadır da evdeyim. Birinci bulgular, ateş, beden ağrıları, eklem ağrıları, kas ağrıları biçimindeydi. Bunu hissedince test yaptırdım ve müspet çıktı. Şikayetler çok ağır olmadığı için meskende tedavi istediler. Şikayetler azalmayınca da 8 gün kadar hastanede geçti.

“ÇEMBER DARALIYOR”

Çok daha ağır geçiren hastaları izleme imkanı buldum. Hem de etrafımızda hayli yaygınlaşmaya başladı. Gitgide çember daralıyor. Daha ağır geçirenler var. Hepsine acil şifalar diliyorum. Sıhhat çalışanlarımızın ne kadar büyük fedakarlıklarla çalıştığını gördüm. Kendi hayatlarını riske atarak büyük uğraş gösteriyorlar. Hepsine minnettar olmamız lazım. Çok sayıda sıhhat çalışanımız hayatını kaybetti. Ağır bakımda tedavi gören tabiplerimiz var. Sıkıntı bir süreç geçiriyorlar.

“PARTİDE YALNIZCA BEN”

Genel merkezimize çok ağır bir ziyaretçi trafiği var. Dikkat ediyor olsak da yüzde 100 muhafaza güç. Siyaset insan beşere temasla yürüyen bir iş. Teşkilatlanma sürecinde genel merkezimizin ağır bir trafiği var. Çok şükür benden öbür parti idaresinde testi olumlu çıkan olmadı. Son vakitlerde toplantıları dijital olarak yapıyorduk. Tek bir çalışanımızda olumlu çıktı onun da tedavisi meskende devam ediyor.

“BABAM AĞIR BAKIMDA”

Eşim ve çocuğum da hastalandılar lakin birinci bir haftada atlattılar. Kızımızı biraz daha izole bir yerde tuttuk. Öteki Oğlum da Boston’daydı bu süreçte. Kayınpederim tedavi görüyor. Babam hastanede ağır bakımda. O da nereden nasıl kaptı bilemiyorum. Bizim ailede biraz var. Ankara zati sıkıntı bir tablo gösteriyor. Ağır bakımların birçok dolu. Ankara’da olay sayısı çok yüksek. Babamın durumunun denetim altında olduğunu söylüyor hekimler. Değişik bir hastalık, herkesi farklı farklı etkiliyor.

“VERİLER ŞEFFAF OLMALI”

Testlerin yaygın ve fiyatsız yapılmasının kıymetine dikkat çeken Babacan, tedbirlerin karar alanlar tarafından da uygulanması gerektiğini kaydetti: “Giresun’daki manzaralar hepimizin gözü önünde. Öncelikle karar alanların kendi kararlarına uymaları lazım. Datalar konusunda da şeffaf olmayan durum, bu salgının idaresiyle ilgili çok değerli sorun. Birinci başlangıçta bu üzücü değildi. Ancak son aylarda gitgide artan oranda bilgilere itimat kalmadı.”

“2009’DA BU KADAR DARALMADI”

Salgının ekonomik tesirlerinin değerlendirildiği pek çok milletlerarası toplantıya katıldığını kaydeden Babacan, şunları söyledi: “Dünya iktisadının yüzde 5 civarında daralacağı söyleniyor. Avro bölgesinde bunun yüzde 9 civarında olacağı söyleniyor. 2009 krizinde yüzde 1 daralmıştı dünya iktisadı. Başta işsizlik olmak üzere dünyayı etkiliyor. Gündelikçilerin, kayıt dışı çalışanların ansızın işsiz kaldığı devir dünya tarihinde çok azdır. Bunun derin tesirlerini göreceğiz. Beşerler uzaktan çalışmaya alışıyorlar. İnternetten alışveriş alışkanlık haline geliyor. Son derece kalıcı bir tesiri tüm dünyada olacak. Ne kadar süreceği hastalığın ilacının yahut aşısının bulunması ile alakalı. Daima değişim gösteren ve kendini bir bakıma yenileyen bir virüs olduğunu dikkate alırsak aşının da ne kadar tesirli olup olmadığına izleyip bakmak gerekecek. Bir yıldan evvel aşının bulunmasını kimse beklemiyor.”

“EKONOMİYİ VATANDAŞA SORUN”

Türkiye’de iktisadın Covid-19 öncesi de makûs olduğunu öne süren Babacan, 2019’da iktisadın yüzde 1 büyüyemediğini belirterek, “Salgınla birlikte problemler arttı. Kredi notumuz düşüyor. Son derece yanlış bir idare kelam konusu. Sorunu inkar var. Türkiye’deki ekonomik sorunu inkar ediyorlar. ‘Ekonomi zirve noktada’ diye açıklama yapılıyor. Vatandaşa sorun neler çekiyor” diye konuştu.

“TÜRKİYE YALNIZ KALDI”

Doğu Akdeniz’de Türkiye’nin memleketler arası hukuktan kaynaklanan hakları olduğunu kaydeden Babacan, şunları söyledi: “Pek çok hususta haklıyız lakin dış siyasette yalnızlaştığımız için, Akdeniz’in etrafındaki ülkelerin tamamı Türkiye’nin karşısında kutuplaştığı için Türkiye yalnız kaldı. Dış siyasette yalnızlıktan tehlikeli bir şey yoktur. Tek bir ülkeyi bile yanınıza çekebilseniz istikrarlar değişebilir. Türkiye pek çok hususta Doğu Akdeniz’de haklı. Lakin bu hakların memleketler arası kuruluşlarca tescil edilmesi lazım ki bu hakları barışçıl bir halde kullanabilelim.”

“İTTİFAKI KONUŞMAK İÇİN ERKEN”

İttifaklar için konuşmanın erken olduğunu kaydeden Babacan “Toplumun farklı bölümlerinin üzerinde ittifak kurduğu bir siyasi parti olmayı” hedeflediklerini söyledi. Seçim kararı alındığında ittifakların da değerlendirilebileceğini kaydeden Babacan, cumhurbaşkanı adaylığı ile ilgili soruya da “İttifak üzere çok erken tartışma konusu” karşılığını verdi.

Karar