Avustralya’da parlamentoda tecavüz savları gündemdeki yerini koruyor. Argümanlar üzerine ülke genelinde “Kadınların Adalet İçin Yürüyüşü” düzenlendi. Şovlara katılan bayanlar, karşılaştıkları tehlikeli kurum kültürü ve bayan düşmanlığına dikkati çekti.

“KADINLAR İÇİN ADALET”

Başşehir Canberra’da parlamento binası önünde bir ortaya gelen, çoğunluğu bayan olan ve siyah giyinen yüzlerce kişi, ‘Kadınlar için Adalet’ ve ‘Erkekler Hatanızı Kabul Edin’ yazılı pankartlar taşıdı.

​Protestocular, Başbakan Scott Morrison’dan parlamento binası önündekilere konuşma yapması taleplerine olumlu karşılık alamadı.

“KAPALI KAPILAR AKABİNDE GÖRÜŞMEYECEĞİZ”

Gösteriyi organize edenlerden Janine Hendry, ‘kapının önünde durduklarını ve o kapının eşiğini geçmenin hükümete bağlı olduğunu’ söyledi. Hendry, kapalı kapılar arkasında görüşmeyeceklerini vurguladı.

Morrison, daha sona parlamentoda yaptığı konuşmada, protestocuların kaygılarını paylaştığını lisana getirdi.

Bu durumun, mevcut hükümetin ve bundan evvelki hükümetlerin mevzuya ait iyi niyetli ve samimi eforlar göstermediği manasına gelmeyeceğini aktaran Morrison, fakat sonuca ulaşılamadığını kaydetti.

TECAVÜZ MAĞDURU: POLİSE BİLDİRDİM

Brittany Higgins, Canberra’daki şovda yaptığı konuşmada, “Parlamento binasında bir iş arkadaşım tarafından tecavüze uğradım” dedi. Higgins, önünde, bunu polise bildirmek yahut mesleğini sürdürmek üzere iki seçenek olduğunu belirtti. Ocak ayında işten ayrıldığını lisana getiren Higgins, yaşananları polise bildirdiğini söz etti. Higgins, “Çevremdeki beşerler yalnızca bunun nerede yaşandığı ve onlar için ne söz ettiğiyle ilgilendi” dedi.

“BEN SİYASİ BİR SORUNDUM”

​Konuşmasını gözyaşları içinde sürdüren Higgins, bu durumun, etrafında idol olarak gördüğü bireyler tarafından bu formda karşılık görmesinin hayli baş karıştırıcı olduğuna dikkati çekti.

Higgins, “Bir anda bana farklı davrandılar. Ben hayat değiştiren, travmatik bir olay yaşayan biri değildim. Ben siyasi bir sorundum. Avustralya’da bayanların deneyim ettiği cinsel şiddete karşı toplumda müthiş bir kabul var” sözünü kullandı.

BAŞSAVCIDAN ABC’YE DAVA

Hakkında tecavüz tezleri gündemde olan Avustralya Başsavcısı Christian Porter’ın avukatları, müvekkillerinin, Avustralya Kamu Yayın Kurumuna (ABC) haberlerinde palavra tezlere yer verdikleri gerekçesiyle hakaret davası açtığını açıkladı.

Avukatlar, Porter’ın ismi geçmeden yapılan haberde, bir bakan ve başsavcıyla ilgili savlara yer verildiğini ve bu isimlerin Avustralyalılar tarafından kolay kolay tanınabileceğini belirtti.

İSİMSİZ MEKTUPTAKİ TECAVÜZ SAVI

Morrison’un makamına şubat sonunda gönderilen isimsiz bir mektupta, kabine üyelerinden birinin 1988’de 16 yaşındaki bir kız çocuğuna tecavüz ettiği ileri sürülmüştü.

Başbakan Morrison 1 Mart’ta yaptığı açıklamada, tecavüz savına ismi karışan bakanla da görüştüğünü belirterek, “Bakan, muhakkak tecavüz tezlerini reddediyor” sözünü kullanmıştı.

Ülke basınındaki haberlerde kelam konusu kabine üyesinin Başsavcı Porter olduğuna ait haberler yer almıştı.

Avustralya polisi, 2 Mart’ta soruşturma başlatmak için ‘yeterli kanıt bulunmadığını’ açıklamasının akabinde avukatlar ve bayanın arkadaşları, Porter aleyhindeki ispat ve tezlerin kıymetlendirilmesi için bağımsız bir soruşturma yapılması davetinde bulunmuştu.

Başbakan Morrison de Porter’ın olayı reddettiğine dikkati çekerek hususun polise bırakılması gerektiğini kaydetmişti.

Başsavcı Porter, 3 Mart’ta hakkındaki tecavüz argümanlarını reddederek, istifa etmeyeceğini bunun yerine ‘kafasını dinlemek için’ bir müddet müsaade alacağını söylemişti.

Tecavüze uğradığını tez eden kişinin Şubat 2020’de polise şikayette bulunduktan sonra Haziran 2020’de intihar ettiği belirtilmişti.

Karar