‘Borç’ bahanesi ile el konulup Marmara Üniversitesi'ne devredilen Kent Üniversitesi'nin ortadan kaldırılmasına ait Cumhurbaşkanı Kararı, Resmi Gazete'de yayımlanarak bugün yürürlüğe girdi. Bu kararla, 2008 yılında Bilim ve Sanat Vakfı’nın kurduğu İstanbul Kent Üniversitesi resmen tarih oldu. Yapılan pratiklerle bugünlerin geleceğini öngören üniversite idaresi, talebeler, muhalefet partileri ve sivil topluluk kuruluşları AK Parti idaresini üniversiteyi yok etmeye hazırlanmakla suçlamıştı.
Yaşanan bu gelişmeler üzerine AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik geçtiğimiz aralık ayında yaptığı açıklamada, “Bizi üniversiteyi yok etmekle suçluyorlar. Biz yalnızca ihya ederiz, ve yaşatırız” diyerek üniversitenin kapatılacağı savlarını reddetmişti.
İşte Çelik'in o konuşmasından ilgili başlıklar:
fCumhuriyet tarihinde en çok üniversite açmış, hükümet pratiklerine imza atmış kişi Cumhurbaşkanımızdır, hükümetlerimizdir. Üniversite konusuna ne kadar ehemmiyet verdiğimiz biliniyor. Bir üniversiteyi yok etmek değil, biz yalnızca ihya ederiz ve yaşatırız lakin ortada bir durum var. Cumhurbaşkanımızın, başbakanlığı periyodunda bu üniversiteye bir arsa tahsis edilmiş. Bununla ilgili klasörlerce evrak var. Çeşitli açıklamalar da yapıldı, teknik tarafını bilenler biliyor. Büsbütün vakanın hiçbir siyasi tarafı olmamasına karşın bu bir biçimde üniversite idaresi tarafından, üniversite idaresinden birilerinin yaptığı basın açıklamaları ve Cumhuriyet Halk Partisi heyetinin yaptığı basın açıklamalarıyla bir siyasal sürece dönüştürülmüştür. Siyasal bir elbise giydirilmeye, siyasal bir renk verilmeye, siyasal bir kılıf uydurulmaya çalışılmıştır lakin kimse bu münasebetleri görmüyor, süreci görmüyorf
“Herhangi bir biçimde mekteplilerin ve öğretmenlerin mağdur olmasının kelam konusu değil. Problem, rastgele bir formda öğretmenlere, talebelere, üniversitenin akademik ve haber birikimine dönük değil”
“Mesele yalnızca idareyle ilgili problemdir. Münasebetiyle burada hami üniversite, bu üniversitenin idaresini ve borçlarını devralacaktır. Üniversitenin akademik birikimi ve entellektüel birikimi korunacak. Üniversite talebelerinin eğitim tedrisat hayatında bir aksama olmayacak. Artık biz sanki gereğince haberli değiller mi diye iyi niyetle düşünüyoruz. Üniversitede ders veren kimi öğretmenlerimizin yaptığı o denli açıklamalar var, güya bu üniversite ortadan kaldırılıyor, güya bu üniversite imha ediliyormuş üzere. Bir üniversite sıkıntısının bu halde siyasallaşmasından da fevkalade muzdaribiz. Bu kadar üniversite açmış Cumhurbaşkanımıza dönük olarak, hükümetlerimize, partimize dönük olarak kullanılan bu tabirler külliyen yanlıştır, kınanması gereken sözlerdir. Esasında burada kamu bir yük almaktadır. Yani üniversitenin yanlış yönetilmesinden doğan zaafı gidermek için borçları kapatmak, bu borçları devralarak bir yük almaktadır”
LEVENT BAŞTÜRK: TÜKÜRDÜKLERİNİ YALIYORLAR
Milletlerarası Bağlantılar kompetanı ve akademisyen Levent Baştürk Twitter hesabından, Ömer Çelik'in “Biz kapatmayız, ihya ederiz” kelamlarına atıfta bulunarak, “Bu periyot kadar kişilerin tükürdüğünü bolca yaladığı bir gayrı periyot oldu mu acep?” laflarıyla yansısını gösterdi.
Karar
