Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bilim etraflarının, muhalefetin ve vatandaşların tenkitlerine karşın Kanal İstanbul Projesi’nin birinci adımının haziranda atılacağını duyurmuştu. Reuters’ta yer alan bilgiye nazaran, Türkiye’nin muhakkak başlı bankaları, Kanal İstanbul projesini finanse etmek konusunda etrafa yaratacağı tesirin yanı sıra mega inşt projelerinin yarattığı yatırım riskleri sebebiyle isteksiz yaklaşıyorlar.
Reuters’a bilgi veren dört bankacılık kaynağı, projenin çevresel faktörlerden ötürü oluşturacağı riskler nedeniyle bankaların finansmanda yer almada gönülsüz olduklarını belirtti.
‘KAYNAK BULUNMASININ ÖNÜNDE ENGEL’
İki bankacı da Türkiye’deki büyük bankaların altısının imzasının bulunduğu sorumlu bankacılık prensipleri muahedesinin Kanal İstanbul’un inşası için kaynak bulunmasının önünde pürüz niteliğinde olduğunu söyledi.
Erdoğan’ın 10 yıl evvel ortaya atarken “çılgın proje” olarak isimlendirdiği Kanal İstanbul’un inşası için 2019 sonunda yayımlanan Çevresel Tesir Değerlendirmesi (ÇED) raporuna nazaran 75 milyar lira, yani devrin döviz kuruyla yaklaşık 13 milyar dolar gerekeceği varsayım ediliyor.
Hükümet, Karadeniz’i Marmara Denizi’ne bağlayacak 45 km uzunluğuyla kentin batı kısmını ada haline getirecek kanalın üretimine Haziran’da başlamayı planlıyor.
VATANDAŞLARIN BİRÇOK KARŞI
Erdoğan, kanalın boğazdaki deniz trafiğini azaltacağını söylerken İstanbul Belediye Lideri Ekrem İmamoğlu, mühendisler ve en az bir ankete nazaran birden fazla vatandaş çevresel yıkıma neden olacağı ve tatlı su kaynaklarını kirleteceği için projeye karşı çıkıyorlar. Erdoğan kanalın üzerinden geçecek birinci köprünün temelinin Haziran ayında atılacağını söylemişti.
Türkiye’nin Karadeniz komşusu Rusya ise Karadeniz’e deniz yoluyla ikinci bir giriş açacağı için güvenlik gerekçesiyle projeden telaş duyduğuna dair sinyaller verdi.
‘PROJENİN FİNANSMANINDA YER ALACAĞIMIZI SANMIYORUM’
İsminin açıklanmasını istemeyen bir üst seviye bankacı, “Projenin finansmanında yer alacağımızı sanmıyorum. Daha çok bir inşt projesi üzere görünüyor. Etraf sorunu yaratma riski var. Bu açıdan da sıkıntılı” dedi.
Üst seviye başka bir bankacı da finansmanda, projenin yaratacağı çevresel tesirlerden ötürü yer almak istemeyeceklerini belirterek; imzacı bankaların fonlanan projelerin çevresel tesirlerini azaltmayı hedefleyen Birleşmiş Milletler (BM) Sorumlu Bankacılık Prensipleri’ne uyması gerektiğini söyledi.
Bugüne kadar Türkiye’nin İstanbul üçüncü köprü, havlanı, Gebze-İzmir otoyolu, PPP projeleri üzere büyük altyapı proje finansmanlarında yer alan bankalardan Garanti Bankası, Vakıfbank, Denizbank bahisle ilgili sorulara bir yorum yapmadı. İş Bankası, Zirt Bankası ve Halkbank’tan ise haberin yayımlandığı sırada bir karşılık gelmedi.
Karar
